Karahanlı Türkçesi
Karahanlı Tarihi Hakkında Kısaca Özet Bilgi
Uygur Devleti’nin yıkılmasından sonra Orta Asya’nın doğusundaki yani Doğu Türkistan’daki boşluk, bu bölgede yaşayan Karluklarla beraber Yağma, Çiğil ve Tohsı gibi Türk boylarının da göç etmelerine neden olmuştur. Göçen bu Türk boyları Tarım Havzası’nın batısına, Kâşgar ve civarına yerleşmişlerdir. Buradaki Türk boylarının dağınıklığı bir süre daha devam etmiştir. 10. yüzyılın başlarına doğru çevresindeki Türk boylarını idaresi altına alarak müstakil bir Türk devleti kuran Karahanlı Türkleri Saltuk Buğra Han’ın 950 tarihinde İslamiyeti kabulüyle ilk İslam Türk devletini kurmuş oldular. Devletin kurucusu Bilge Kül Kadir Han’dır. 1047’deki bölünmeden önce devletin sınırları Doğu Türkistanla Maveraünnehir sahasını aşmıştır. Doğu Türkistan’ın batısında kurulan bu devletin kökeni muhtemelen Kartuklara dayanmaktaydı. Saltanatta meydana gelen değişimler Karahanlı Devleti’ni bir bütün içinde yönetilmesine engel olmuştur. Kâşgar’da 1014-1024 yılları arasında hüküm süren Yusuf Kadir Han zamanında birlik sağlama girişimleri artmasına rağmen onun bu çabaları fayda sağlamamış ve ayrılmıştır. Karahanlı Devleti 1212 yılında Harzemşahlar tarafından yıkılmıştır.
Karahanlı Türkçesi Dil Özellikleri
• Kelime ortasındaki ve sonundaki “d” sesi korunur; od, edgü gibi.
• Köktürkçede kelime ortasındaki ve sonundaki “b” sesi “w” sesine dönüşür; eb > ew , sub > suw gibi.
• Köktürkçede nazal n (n) sesi bu dönem metinlerinde korunur: ön, teniz.
• Karahanlı Türkçesinde kapalı e sesi ile birlikte dokuz ünlü vardır.
• Karahanlıcada, kalınlık incelik uyumu bazı istisnalar dışında sağlamken düzlük-yuvarlaklık uyumu sağlam değildir.
• Dar ünlüler, dudak ünsüzleri yanında yuvarlaklaşır; sewüg, kamug gibi.
Karahanlı Döneminde Verilen Eserler
1) Kutadgu Bilig (Yusuf Has Hacip)
2) Divan-ı Lügati’t-Türk (Kaşgarlı Mahmut)
3) Atabetü’l-Hakayık (Edip Ahmet Yükneki)
4) Satır Altı Kuran Tercümeleri
İslamiyet’in kabulünden sonra bu dinin mukaddes kitabı olan Kuran-ı Kerim, Karahanlı devleti döneminde ilk kez Türkçeye çevrilmiştir. Kuranı Kerim tercümelerine satır altı denilmesinin asıl nedeni Arapça metnin altına kelime kelime Türkçe tercümesinin verilmiş olmasındandır. Bu dönemden günümüze kadar ulaşan üç farklı tercüme vardır. Bu çevirilerin tarihlerinin ne olduğu konusunda elimizde kesin bilgiler yoktur. Bu üç nüshadan ilki İstanbul Türk İslam Eserleri Müzesinde bulunmaktayken, İkincisi İngiltere Manchester’da bulunuyor, üçüncüsü ise Taşkent Özbek Millî İlimler Akademisinde bulunmaktadır.