Beş Hececiler Kimlerdir Ortaya Çıkışı – Doğuşu Hecenin Beş Şairi olarak da bilinen Beş Hececiler, 1910’ların başında şiire Fecr-i Ati akımının tesiri ile sanat hayatlarına adım attılar. Başlangıçta her ne kadar aruz ölçüsüyle şiir yazmış olsalar da Ömer Seyfettin ve Ziya Gökalp gibi dönemin en önemli sanatçılarının da tesiriyle hece ölçüsüne doğru bir yönelim gösterdiler. […]...
İkinci Yeni Hareketi Akımı Nedir İkinci Yeni, Garip akımı şiirine bir tepki olarak ortaya çıkan, 1960’lı yılların ortalarına kadar güçlü bir şekilde devam eden, etkileri günümüzde de hissedilen şiir hareketidir. Bu hareket İlhan Berk, Edip Cansever, Cemal Süreya, Ece Ayhan, Turgut Uyar, Sezai Karakoç gibi şairlerin şiirlerini 1956’dan itibaren Pazar Postası’nda yayımlamaya başlamasıyla belirginleşmeye başlar. […]...
Toplumcu Gerçekçilik Nedir Hakkında Kısaca Bilgi Toplumcu gerçekçilik (sosyal realizm), toplumcu dünya görüşü üzerine temellendirilmiş bir edebiyat akımıdır. Bu akım, toplumu sosyal sınıflar arasında gerçekleşen çatışma alanı olarak değerlendirir. Amacı, söz konusu sınıfsal çatışmayı ve bu çatışmanın toplumda yol açtığı etkileri ve sorunları yansıtmanın yanında bu sorunlara toplumcu çizgide çözüm yolunu da göstermektir. Bu açıdan […]...
1907 senesinde Fransa’da Victor Hugo, Charles Baudelaire, Theophile Gautier, de Banville, Paul Verlaine gibi şairlerin şiirlerinin bilinmesine rağmen o döneme göre geri olarak kabul edilen klasik sanat şairi olan Jose Maria de Heredia’nın sonelerini okuyup Latin edebiyatı ve Yunan edebiyatının şiirinin tadını alan, aradığı yeni Türkçenin güzelliğin bu yöntemle farkına varan, “Konuştuğumuz Türk dili, Latin […]...
Roman Tahlili Nedir Roman tahlili, bir eserin derinlemesine incelenmesini ve okuyucuya kapsamlı bir bilgi sunmayı amaçlayan bir yazı türüdür. Bu tür yazılar, romanı daha önce okumamış olanlara eser hakkında genel bir anlayış sağlamak için kullanılır. Roman tahlili sadece bir özet değildir; aynı zamanda romanın farklı yönlerini inceleyerek konusu, ana hatları, yazarın dil kullanımı, betimlemeleri, tahlili […]...
Genç Kalemler Dergisi Genç Kalemler dergisi, 1910-1912 yılları arasında Selanik’te yayınlanan milliyetçi bir fikir dergisidir. Döneminde önemli bir yer edinen dergi, 8 sayı boyunca “Hüsün ve Şiir” adı altında yayınlanmıştır. Ancak 9. sayısından itibaren ismi “Genç Kalemler” olarak değiştirilerek, yayın hayatına bu isimle devam etmiştir. Nesimi Sarım Bey’in imtiyaz sahibi ve sorumlu müdürü, Ali Canip […]...
Şair Evlenmesi Hakkında Kısaca Özet Bilgi “Şair Evlenmesi”, Türk edebiyatının en önemli tiyatro eserlerinden biridir. Şinasi‘nin kaleme aldığı bu töre komedisi tarzındaki tek perdelik piyes, ilk olarak 1860 yılında Tercüman-ı Ahvâl gazetesinde tefrika edilmiş (parça parça yayımlanmış) ve daha sonra kitap olarak basılmıştır. Bu eser, Batılı tarzda yazılmış ilk tiyatro eseri olarak kabul edilir. Türk […]...
Özellikleri Garip hareketinin etkisini devam ettirdiği yıllarda şiiri Garipçiler kadar sıradanlaştırmak istemeyen her biri kendi tarzını oturtmuş şairler, şiirdeki lirizmlerini yitirmeden yeniliği sürdürmek istemişlerdir. Herhangi bir topluluğa bağlı kalmamış, bağımsız olarak şiir anlayışlarını devam ettirmişlerdir. Bu dönem şairleri toplumsal sorunlara eğilmenin yanında bireysel şiire de önem vermişlerdir. NOT: Cahit Zarifoğlu, Hilmi Yavuz ve Erdem Beyazıt […]...
Osmanlı Devletinin Son Dönemlerindeki Fikir Akımları Osmanlıcılık Fikir Akımı Osmanlıcılık akımına göre imparatorluğun içerisinde bulunan tüm halklar; din, dil, ırk farkı gözetmeksizin tam anlamıyla eşit kabul edilmelidir. 1912 yılında hüsranla sonuçlanan Balkan Savaşları sonunda Osmanlıcılık fikrinin etkili olmadığı anlaşılmış, Fransız İhtilali’nin tesiri sonucu milliyetçilik fikri, çeşitli milletlerden oluşan ve bir imparatorluk olan Osmanlı Devleti’ni de […]...
Türk Sosyoloğu Ziya Gökalp Kimdir Hayatı Eserleri Hakkında Kısaca Özet Bilgi Milli Edebiyat hareketinin kurulması ve gelişmesinde önemli rol oynar. İlk Türk sosyologudur. Sanatı, özellikle de şiiri düşüncelerini yaymak için bir araç olarak kullanmıştır. Bu yüzden şiirlerinde düşüncelerini dile getirmiştir. Edebiyatı şuur ve şiir devri olmak üzere iki bölüme ayırır, kendi yaşadığı dönemi şuur devri […]...
Milli Edebiyat Sanatçısı Ömer Seyfettin Hayatı Biyografisi Edebi Kişiliği Hakkında Geniş Detaylı Bilgi (1901-1962) Ömer Seyfettin, hikâye, şiir, deneme gibi türlerde de eser vermiş olmakla beraber, Yeni Türk Edebiyatının klasik hikâye (Maupassant) tarzında en başarılı örneklerini yazmış olan sanatçılardan biridir. Temel amacı edebiyat dili ile konuşulan dilin yakınlaşması ve sade bir Türkçenin benimsenmesini ihtiva eden […]...
Servet-i Fünun Edebiyatı (Edebiyat-ı cedide) Dönemi Şiiri Bu dönemin şairleri nazım birimi olarak dizeyi seçmişler, anlamca yedi sekiz cümlede tamamlanan uzun cümleler kullanmışlardır. Bu özellik, şiirin düz yazıya yaklaşması sonucunu doğurmuştur. Aruz ölçüsü kullanılmış ve Türkçeye başarı ile uygulanmıştır. Sadece Tevfik Fikret, yazdığı çocuk şiirlerinde heceyi kullanmıştır. (Şermin) Divan edebiyatı nazım şekilleri tamamen terk edilmiş; […]...
Edebiyat-ı Cedide’nin (Servet-i Fünun Edebiyatı) Oluşumu 1896’ya gelindiğinde I. ve II. Tanzimat sanatçılarından bir kısmı ölmüş, bir kısmı da baskılardan dolayı kabuğuna çekilmiştir. Bu sebeplerden ötürü bir edebiyat boşluğu doğmuştur. Recaizade Mahmut Ekrem, edebiyat dünyasındaki bu boşluğu doldurmak için genç yazarları Ahmet İhsan Tokgöz’ün satın aldığı Servetifünun dergisi etrafında toplayarak yeni bir edebiyat topluluğu oluşturmuştur. […]...
Serbest Vezin Nedir? Serbest Ölçü Hakkında Kısaca Özet Bilgi Vezni ve kafiyesi serbest olan, önceden belirlenmiş bir kalıbı olmayan serbest nazım şiirleridir. Tanzimat’tan sonra seyrekçe ve yirminci asırdan itibaren sıkça görmeye başladığımız serbest şiirler, vezin ve kafiye bağlarından kurtulan şiir örnekleridir. Batı edebiyatından aldığımız serbest vezin uygulaması, Türk edebiyatında aruz ölçüsü ve hece ölçüsünün standardı […]...
Batı Etkisindeki Türk Edebiyatının Kaynakları Nelerdir ? Sanat dallarının en önemli kaynağı varoluştur, hayatın ta kendisidir. Evrendeki eşyaya ve oluşa hayranlık duyarak veya tepkiler göstererek, kabullendiğini veya reddettiğini ifade ederek ama kesinlikle var oluşun kanunlarına uyum sağlayarak şuurlu bir tercihle sanat eseri meydana getiren varlık da insandır. Yeni Türk Edebiyatı’nın kaynaklarını düşünürken “Bir edebiyatın kaynağı […]...
1839’a Kadar Türk Edebiyatına Kısa Bir Bakış İrfan ve zihniyet dünyamızda yenilikler olurken asrın kuvvetli divan şairleri de etkilerini sürdürüyordu. Enderunlu Vasıf, Keçecizade İzzet Molla, Leskofçalı Galip, Hersekli Arif Hikmet, Koniçalı Avni, Akif Paşa gibi şâirler bir kısım yeni hayaller taşımakla birlikte klasik divan edebiyatımızın genel özelliklerini devam ettiriyorlardı. On dokuzuncu asırda eser veren Tanzimatçı […]...
Yeni Türk Edebiyatına Genel Bir Bakış Türk edebiyatında, batılı edebiyatlarda görülen edebî toplulukların aynısı yoktur. Türk edebiyatı bir bütündür, onu; devir, dönem veya gruplara bölerek incelemek bir eğitim mecburiyetidir. Tanzimat’ın ilanından sonraki Türk edebiyatının başlangıcı için 3 Kasım 1839 gibi bir tarih verilmesi, siyasi boğumlanmayla kronolojik edebiyat tarihi anlayışı açısından isimlendirmenin mantığına uygun görünmektedir. Bu yüzden […]...
Yeni Türk Edebiyatının Oluşmasının Temelleri Her asrın edebî özellikleri eser, devir ve cemiyet ilişkileri farklıdır ve tıpkı sanat eserinin orijini gibi eserin oluştuğu zemin de özgün bir (tarihî, siyasi, sosyal…) ortamdır. Bu düşünceyi reddetmemekle birlikte 19 ve 20. asırların özel bir benzerliği vardır. Bu asırlardaki bazı olaylar, bir kısım sosyal girişimlerin başlangıç aşamasında yaşanması bakımından […]...
Servet-i Fünun Dergisinin Kapanışı Servet-i Fünun dergisi, 1896 ile 1901 yılı arasında şiir, hikaye (öykü), roman, edebiyat araştırmaları, tenkit vb. türlerdeki neşriyatına beş yıl devam etti. 1901 yılının Ekim ayında Hüseyin Cahit’in Fransız İhtilali’nden bahseden bir yazısı üzerine dergi kapandı, topluluk da dağıldı. Bu tarihten sonra topluluğun üyeleri, eserlerini münferit olarak yayımladılar. Servet-i Fünun Edebiyatı’nın […]...
Cumhuriyet Döneminin Değerlendirilmesi Cumhuriyet’ten sonraki değişiklikleri değerlendirebilmek ve çok geniş bir değerlendirme zemininden kurtulabilmek için konumuzu sınırlandırmak gerekir. Sanat eserleri hakkında yapılan çalışmalar, eğer medeniyet tarihinin bir malzemesi olacaksa en başta insan unsurunu ele almak icap eder (gerekir). Bunun yanında edebiyat-insan-cemiyet kavramalarının, değişen insan ve değişen cemiyet şemsiyesi altında yorumlanması mümkün olmalıdır. Mazmundan mefhuma giden, […]...