(1885-1948) Şair. Trabzon’da doğdu. Trabzon İdâdîsi’ni bitirerek (1901) aynı şehirde Türkçe ve tarih öğretmenliği yaptı. îmmâmi-zâde 1928’de İstanbul’a geldi. Trabzon’da Yüksek iktisat ve Ticaret Mektebi’ni kurarak edebiyat dersleri verdi. İstanbul’da öldü. Edirnekapt Şehitliğî’negömüldü. Mizahî şiir ve yazıları, fıkraları ile tanınmıştır. Tarih, bibliyografya ve folklor konularında eserler vermiştir. Eserleri: 1. Hamsi-nâme (1928,1972. Hamsi balığı ile Karadeniz […]...
(1449-1508) Divan ve mesnevi şairi. Göynük’de doğdu. Şeyh Ak Şemseddin’in küçük oğludur. Medrese tahsili görmüş, kuvvetli bir edebiyat kültürü elde etmiştir. Bir süre Bursa’da Çelebi Mehmet Medresesi’nde müderrislik yaptıktan sonra Göy-nük’e çekilmiştir. Burada babasının halîfesi İbrahim Tennûrî’ye derviş olmuş, eserlerini yazarak kanaatkarca bir hayat sürmüştür. Göynük’te öldü. Dîvanı ve hamsesi vardır. Türk edebiyatındaki en güzel […]...
Mesnevi şairi. Hayâtı hakkında fazla bilgi yoktur. İstanbul’a Diyarbakır veya İran’dan geldiği sanılıyor. İstanbul’da ölmüştür. Halîlî’nin dîvan tarzında şiirleri ve Firkat-nâme adlı bir mesnevisi bilinmektedir. Firkat-nâme, şâirin başından geçmiş gibi yazılan bir aşk hikayesidir (mesnevidir). Dîvan tarzındaki şiirlerinde Nesimî tesiri görülür. Habibi üzerinde de Halîlî’nin tesiri vardır. [Halîlî hakkında F. A. Tansel’in İslâm Ansiklopedisi’ndeki Halîlî […]...
Şair. Konya’da doğdu. İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü’nü bitirdi (1950). Ticaret ile uğraştı, bir dönem Konya senatörlüğü yaptı (1967). Halen Konya Kültürve Turizm Vakfı faaliyetlerini yönetmektedir. Günümüz şâirlerinden olan Halıcı’nın Fezâî mahlası ve kendi adı ile Yedigün ve Çınaraltı dergilerinde (1943-1944) çıkan ilk şiirleri âşık tarzındadır. Sonra şekil ve muhtevasını değiştirerek yenileşmiştir. Çağrı dergisini […]...
(?-1606) Divan ve mesnevi şairi. İstanbul’ludur. Medrese tahsili görmüş, sancak beyliği ve dîvan muhasebeciliği yapmıştır. İstanbul’da öldü, Edirnekapı Mezarlığı’na gömüldü. Hakani’yi ebedîleştiren Hilye adındaki mesnevîsidir. Arapça Siyer ve Şemâil-i Şerif kitaplarından faydalanarak yazdığı ve Hz. Muhammed’in fizikî yapısını, beden özelliklerini anlattığı bu mesnevi (yazılış tarihi 1598) asırlarca okunmuş eski ve yeni harflerle defalarca basılmıştır. Tasavvuf edebiyatımızda […]...
Şair. Malatya’da doğdu. İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’nî bitirip (1957) iç hastalıkları ihtisası yaptı. Sosyal Sigortalar Kurumu hastanelerinde çalıştı. Hâlen serbest doktorluk yapmaktadır. İlk şiiri Yedi Gün dergisinde çıktı (1964). Aruz ve hece vezni ile millî muhtevalı şiir yazmaktadır. Zümrüdüanka mahlası ile yazılmış manzum hicivleri ve araştırmaları da vardır. Eserleri: 1. Sessiz Gürültü (1962, şiirler), 2. […]...
Dil bilgini, yazar. Maraş’ta doğdu. İlköğrenimini Darende’nin Aşuda köyünde; orta öğrenimini Darende ve Osmaniye’de, Adana Erkek Lisesi’nde yaptı (1954). İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nü bitirdikten sonra (1959) Bitlis ve Osmaniye liselerinde öğretmenlik yaptı. 1960’d a mezun olduğu fakültede asistan, 1963’te doktor, 1970’de doçent ve 1982’de profesör oldu. 1972 yılında Bağdat Üniversitesi’nde […]...
(XV’inci asır) Azeri şairi. Bergüşad’da doğdu (?). Akkoyunlu hükümdarı Sultan Yâkub’un himayesinde yetişti. Şah İsmail’in sarayına gitti ve korundu. Şâh İsmail ona “melikü’ş-suarâ” unvanı verdi. Bilinmeyen bir sebepten dolayı iran’dan ayrılıp İstanbul’a geldi. Yavuz Sultan Selim’in yakını oldu. İstanbul’da (muhtemelen 1520’de) öldü. Sütlüce civarına gömüldü. Habibi, Azeri sahasında Nesimi ile Fuzuli arasında yetişen en büyük […]...
(1899-1949) Şair, yazar, İstanbul’da doğdu. Âsim Bey’in oğludur, ilk ve orta öğrenimini İstanbul ve Trabzon’da yaptıktan sonra, Mekteb-i Hukuk’u bitirdi (1910). Adliye ve Maarif bakanlıklarında memuriyet ve öğretmenlik yapmış, İsviçre’ye psikoloji ve pedagoji öğrenimi görmeye gitmiştir. Dönüşte, Yüksek Öğretmen Okulu’nda on yıl öğretmen ve idareci olarak çalışmıştır. 1922’de Tâlim ve Terbiye Dâiresi üyesi, 1923’te Sı […]...
(1900-1982) Edebiyat tarihçisi, yazar. İstanbul’da doğdu. İstanbul Erkek Muallim mektebi (1927) ile Edebiyat Fakültesi’ni bitirdi (1930). Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi’nde doktora yaptı. Çeşitli liselerde edebiyat Öğretmenliği, fakültelerde öğretim üyeliği yaptı. Metinler Şerhi, Türk-İslâm Tasavvuf Tarih ve Edebiyatı dersleri verdi. 1949’da doçent iken emekliye ayrıldı, istanbul’da öldü. Gölpınarlı, Divan edebiyatı, halk edebiyatı, tasavvuf tarihi konularında eserler […]...
(1895-1975) Hikaye yazarı. İstanbul’da doğdu. Ahmed Celâleddin Bey’in oğludur. Mercan İdâdîsi’ni (1912), İstanbul Tıp Fakültesi’ni (1918) bitirdi. Akıl hastalıkları ihtisası yaptıktan sonra İstanbul ve Manisa’da hekim olarak çalıştı, 1960’da emekli oldu. İstanbul’da öldü. Cumhuriyet dönemi sanatçı tan ndand ir. Şair, Nedim, Ümit, Dördüncü Kitap ve Âyine gibi dergilerde F. Celâleddin imzası ile çıkan hikâyeleri ile […]...
Divan edebiyatından da etkilenmiş, hecenin yanında aruzla da şiirler yazmıştır. Koşmaları ve taşlamaları oldukça ünlüdür. Hem aruz hem hece ölçüsünü kullanmıştır. Hayatı hakkında fazla bilgi yok. Asıl adı Mustafa’dır. Gevheri, Mehmet Bahri Paşa’nın divan kâtipliğini yaptı. Anadolu, Suriye ve Arabistan’ı dolaşmış, Rumeli serhadlerinde bulunmuştur. Ölüm tarihi de bilinmiyor. Hem saz şairleri, hem de klâsik edebiyat […]...
Şair. Ağın’da doğdu. İlköğrenimini aynt kasabada yaptı. Akçadağ Köy Enstitüsünü bitirdi (1947). Elâzığ’ın köylerinde öğretmenlik, ilköğretim müfettişliği, Millî Eğitim Bakan-lığı’nda muhtelif kademelerde memurluk yaptı. İstanbul Türk Mûsikîsi Devlet Konservatuarı Genel Sekreteri iken emekli oldu. Şiire küçük yaşlarda başladı. Önce Elâzığ’ın günlük gazetelerinde, Araş, Yeni Fırat, Filiz ve Orkun mecmualarında, sonra devamlı olarak Devlet, Töre, Türk […]...
Şair. İstanbul’da doğdu. Askerî Doktor Nafiz Bey’in oğludur. İlkokulu Bandırma ve Erdek’te okudu. Robert Kolej’e devam etti. Kabataş Erkek Lİsesi’ni bitirdi (1939). Bir yıl İktisat Fakültesi’ne gitti. İlhan Geçer, basın-Yayın Genel Müdürlüğü (1946-1950) ile Sosyal Sigortalar Kurumu’nda (1950-1973) memur ve şef olarak çalıştı. 1973’te emekli oldu. Duygu ve hüzün şâiri olarak bilinen Geçer’in ilk şiiri […]...
(1615-1663) Şâir. Kütahya’da doğdu. Şeyh Ahmed Efendİ’nın oğludur, babasından İslâm ilimleri ve tasavvuf dersi aldı. Sunullah Gaybi, İstanbul’a gelip Aksaray’da Oğlanlar Şeyhi İbrahim Efendi’ye bağlandi. 1655’te şeyhi ölünce Kütahya’ya döndü. Burada bir zaviye yaparak halka nasihatler verdi. Kütahya’da öldü. Melâmî tarikatına bağlıdır. Hece ve aruz veznıyle, sâde Türkçe ile tasavvufî şiirler yazmıştır. Eserleri: 1. Dîvan [Elyazması […]...
(1828-1876) Dîvan şâiri. Leskofça’da doğdu, İsmâil Paşa’nın oğludur. İlk tahsilini doğduğu yerde yaptı. Özel dersler alarak Arapça ve Farsça’yı Öğrendi. Sadaret Mektûbî Kalemi’nde, Bosna’da, Gümrük Emâneti’nde çalıştı (1849-1861 arası). Tuna gazetesinde başyazarlık yaptı (1864). Halep ve Girit’te memur olarak bulundu, istanbul’da öldü. Encürnen’i Şuarâ ( şâirler topluluğu)’nun kurucusudur. XVII’inci yüzyıl şâirlerinden Nailî, Şeyhülislâm Yahya ve […]...
Fuzûlî’nin hayatı hakkındaki bilgilerimiz sınırlıdır. Eldeki bilgilere göre asıl adı Mehmet’tir. Bağdat yakınlarındaki Hille’de doğduğu tahmin edilmektedir. Osmanlı Devleti’nde şairlerin şöhret bulduğu İstanbul’dan uzakta, Bağdat-Kerbela çevresinde yaşamıştır. İlimsiz şiir olmayacağını söyleyen Fuzûlî, Türk edebiyatının en çok tanınan şairlerindendir. Şiirlerindeki yoğunluk, içtenlik, biçim mükemmelliği, ahenk ve coşku, aşkı etkileyici anlatması ve aşk ızdırabından mutlu olma temi […]...
Dîvan şâiri. Trabzon’da doğdu. Asıl adı Ramazan Çelebi’dir. Genç yaşta istanbul’a gelip kâtiplik yapmıştır. Bütün çabalarına rağmen Kanunî Sultan Süleyman’a yaklaşamamıştır. Sadrazam İbrahim Paşa’nın emri ile, İstanbul’da asılarak öldürüldü. Nazım tekniği kuvvetli, dili ve üslûbu sağlamdır. Duygu ve hayalleri, ince buluşları ile çağının diğer şâirlerince de beğenilmiştir. Kaside ve gazelleri ile meşhur olmuştur. Dîvanı […]...
(1886-1937) Türkistanlı şair ve yazar. Buhara’da doğdu. Medrese tahsili gördü. 1910’da İstanbul’a gelip tarih ve edebiyat çalışmaları yaptı. Yurduna dönüşünde siyasî faaliyetler içine girdi, 14 Eylül 1920’de kurulan Buhara Halk Cumhurıyeti’nde Maarif Bakanlığı yaptı. Cumhuriyet, Sovyet Rusya’ye bağlanınca Abdurraıf çeşitli illere sürüldü. Bir ara yüksekokullarda tarih ve edebiyat dersi verdi. 1937-38 yıllarında yapılan katlîâmda Öldürüldü. […]...
Not: Umarız ki bu mesajları kullanmak zorunda kalmazsınız. Siz de nefretinizi yazın. * SEN SIMDI KARA BIR KUSKUSUN! KALABALIK SEHRIN YITIKLERINDE, MAVI ELLERINI DE SIYAHA BOYUYORUM, OYLECE KALIYORSUN KENDI CEHENNEMINDE! * CIKARSINLAR SENI SATISA, BIR LIRA VERENE LANET OLSUN! * BIR GUN BENI ANIMSARSAN EGER, ONCE BIR GULUMSE GULUCUKLE AN ADIMI, BENI SEVEN BIR COCUKTU […]...