EŞ SESLİ (SESTEŞ) SÖZCÜKLER – Farklı (aralarında anlam ilişkisi olmayan) sözcüklerin aynı sesi vermesidir. – Sesteş kelimeler, ses ortaklığı olan sözcüklerdir. Karşıladıkları anlamlar arasında uzak yakın hiçbir bağ yoktur. Sol yanında bir yara izi vardı. (yön bildiren sözcük, sol taraf) Gül, susuz kalınca solmuş. (solmak fiili) Aranan kan sonunda bulundu. (damarlarımızdaki sıvı) Sana […]...
Benzer kavramları karşılayan farklı sözcüklerdir. Böyle sözcüklerde hem anlam ortaklığı hem de anlam ayrılığı söz konusudur. – Sorunlarımızı muhatabıyla konuşmaktan çekinmemeliyiz. – Sorunlarımızı muhatabımızla konuşmaktan kaçınmamalıyız. Birinci cümlede kullanılan çekinmek kelimesi temel anlamıyla “saygı, korku, utanma vb. duygularla bir şeyi yapmak istememek” anlamına gelir. İkinci cümlede kullanılan kaçınmak kelimesi ise “herhangi bir işi yapmaktan veya […]...
SÖZCÜKLERDE GENEL VE ÖZEL ANLAM Anlamca kapsamı geniş olan sözcüklere genel anlamlı kelimeler, anlamca kapsamı daha dar olan sözcüklere de özel anlamlı kelimeler denir. Genel Anlamlı Sözcükler * Aynı türden kavramları topluca düşündüren sözcüklerdir. * “Ağaç” sözcüğü; “çam”, “kayın”, “söğüt”, “kavak”, “ardıç” vs. kavramları topluca belirtir. “Ağaç” sözcüğü, bu varlıklara göre daha kapsamlı ve genel […]...
Cümle Tamamlama : Kimi zaman bir yargı bütünlüğünden bir sözcük yada sözcük öbeği (kelime grubu) çıkarılmış olabilir. Yargının anlamsal ve anlatımsal bütünlüğü göz önünde bulundurularak bu eksik tamamlanır. Tamamlanacak ve tamamlayacak cümleler ya da sözler arasında; * Anlamsal ilişki doğru kurulmalıdır. * Zaman ve kişi yönünden uyum olmalıdır. * Cümleleri anlamca bağlamak için uygun bağlaçlar […]...
Karşılaştırma Cümleleri : Karşılaştırma, birbirleriyle ilişkili iki varlık, iki kavram ya da herhangi iki şeyi, ortak olan ya da olmayan yönleriyle anlatmaktır. Karşılaştırma cümlelerinde; karşılaştırma ilişkisi “gibi, kadar, daha, en…” gibi bağlaçlar, edatlar ve zarflarla kurulur. Örnek: * Haber alma gereksinimini en iyi karşılayan iletişim aracı televizyondur. * Hiçbirimiz onun kadar duyarlı ve hoşgörülü değildik. […]...
Şart (Koşul) Sonuç İlişkili Cümleler : Bir durumun, yargının oluşmasını, gerçekleşmesini, bir diğer yargı ile, anlatılan koşulun olmasına bağlayan cümlelerdir. Bu ilişki genellikle “-se / -sa” dilek koşul kip ekiyle, “ise” ek-fiiller ya da bağlaçlarla sağlanır. Örnek : * Annem sana baktıkça gençlik yıllarını anımsadığını söylüyor. * Sinemaya gideceksin; ancak önce ödevlerini bitir. * İstediğin […]...
Neden – Sonuç İlişkili Cümleler : Bir cümlede ifade edilen yargılardan birinin neden, diğerinin sonuç olabilecek biçimde kullanılmasıyla ortaya çıkan cümleler, neden sonuç anlamı taşır. Bir cümlede neden (sebep) sonuç ilişkisi genellikle “için, ile, den dolayı, den ötürü” ilgeçleriyle kurulabileceği gibi “den / dan” eki ya da kimi bağlaçlar ve sözcüklerle de kurulabilir. Böyle cümlelerde […]...
Aşamalı Bir Durumu Bildiren Cümleler : Aşamalı bir anlam içeren cümlelerde, bir durumun gitgide ilerlemesi anlamı vardır. Örnek : * Zavallı kadın sürekli zayıflıyor, her geçen gün biraz daha küçülüyordu. * Uçak önce havalandı, sonra yavaş yavaş bulutların arasında kayboldu. * Hastamız günden güne iyiye gidiyor. * Kurşun sırtından girince, asker önce dizlerinin üzerine çöktü, […]...
Sitem – Kızgınlık Anlamı Taşıyan Cümleler : Sözü ya da hareketleriyle, birinin, bir kimseyi kırdığını, üzdüğünü veya gücendirdiğini öfkelenmeden dile getiren cümleler sitem cümlesi; sözü söyleyenin bir kişiye kızdığını anlatan cümlelerse kızgınlık anlamlı cümlelerdir. Örnek : * Her hafta sonu toplanıp kıra gidersiniz de beni çağırmazsınız. * İnsan, kendisine bunca emeği geçen insanı bir kere […]...
Hayıflanma – Üzülme Anlamı Taşıyan Cümleler : Hayıflanma cümlesi bir olay, durum ve kişi karşısında üzülme ya da yerinme anlamlarını taşır. Örnek : * Kuşlar göç ediyor, ne yazık ki kış geliyor. * O güzelim kız, birkaç yılda çöküp yaşlandı. * Yüreğinin acısını, yılların izini taşıyordu yüzündeki derin çizgiler. * Zavallı adam, çocuklarını yetiştirebilmek için […]...
Soru Cümlesi : Bir işin yapılıp yapılmadığını sormak, bir şeyin nedenini öğrenmek, durumla ilgili bilgi edinmek ya da kuşkuyu gidermek… gibi amaçlarla kurulan cümlelere cümlede anlam konusu bağlamında soru cümlesi denir. Örnek : * Kardeşin eve geldi mi? * Daha çok hangi kitapları okuyorsunuz? * Olanları sana kim anlattı? * Buraya nasıl geldin? Soru öğeleri […]...
Olasılık – Olabilirlilik Cümleleri : Gerçekleşme konusunda bir kesinlik olmaksızın herhangi bir durum veya olayın ortaya gerçekleşmesinin beklenilmesidir. Olasılık cümleleri kesinlik anlamı taşımaz. Bu tür cümlelere ihtimal cümlesi de denir. Olasılık Cümlelerine Örnekler * Yarın işe biraz geç gelebilirim. * Şimdi bizim oralara da bahar gelmiştir. * Sınav zamanı yaklaştı, herhalde düzenli bir çalışma yapıyordur. […]...
Üslup ile ilgili Cümleler Bir sanatçı veya o santçının yapıtının dil ve anlatım niteliklerine üslup adı verilir. Üslup konusunun iki boyutu bulunur. Bir tanesi santçının tekniği, kurgusuyla; diğeri dil ve anlatım nitelikleriyle alakalıdır. Herhangi bir metne yönelttiğimiz “Nasıl anlatılmış?” sorusuna dil ve anlatımla ilgili bir yanıt alırız ve aldığımız bu yanıt, yazarın üslubunu ortaya koyar. […]...
Varsayım İçeren Cümleler : Varsayım, gerçekte olup olmadığına, olmayacağına bakılmaksızın bir olay ya da durumu bir süre için var kabul etmektir. Varsayım anlamı taşıyan yargılarda genellikle “tutalım ki, diyelim ki, farz edelim, düşün ki” gibi ifadelere yer verilir. Varsayım Cümlelerine Örnekler Büyük ikramiye sana çıktı diyelim, bana ne alırsın? Tut ki puanın yetmedi ve üniversiteye […]...
Değerlendirme Cümlesi Eleştirme niteliği taşıyan tümcelerde kişi; bir eser, bir sanatçı veya bir durumla ilgili olumlu veya olumsuz anlatımlatın bulunduğu cümlelere değerlendirme cümlesi adı verilir. Başka bir deyişle; Herhangi bir sanatçı, yazar, şair veya yapıt ile ilgili olumlu veya olumsuz gördüğü taraflarının ele alındığı cümlelerdir. Değerlendirme cümleleri bir bakıma eleştiri cümlesidir de diyebiliriz. Değerlendirme Cümlelerine […]...
Genel ve Özel Anlamlı Cümleler : Aralarındaki ortak özelliklere göre, daha çok varlığı kapsayan, aynı kavramları topluca düşündüren sözcüklere genel; anlamları sınırlı olan, kavramları teke tek düşündüren sözcüklere özel anlamlı sözcükler denir. Buradan hareketle genel anlamlı sözcüklerin kullanıldığı cümleler, genel, özel anlamlı sözcüklerin kullanıldığı cümleler ise özel anlamlı yargı içerir. Örnek : * Geri kalmış […]...
SOMUTLAMA ve SOYUTLAMA Soyut kavramların anlatılması ve kavranması zordur. Soyut kavramları anlaşılır duruma getirmek için somut anlamlı sözcüklerden yararlanılır. Buna somutlaştırma denir. Örneğin, “güç, hüner” soyut anlamlıdır. Bu kavramları somutlaştırmak için somut anlamlı “bilek” sözcüğünden yararlanabiliriz. “O bileğine çok güveniyor.” dediğimiz zaman “güç, hüner” kavramlarını somut bir biçimde anlatmış oluruz. Bunun tersi de mümkündür. […]...
Deyimler, bir kavramı belirtmek için bulunmuş özel anlatımlı ifadelerdir, genel özellikler taşıyıp ders vermezler. Bu nokta deyim ve atasözünün en önemli farkıdır. Genellikle gerçek anlamından az çok sıyrılarak ilgi çekici anlam taşıyan söz öbeklerine deyim denir. Deyimler anlatıma güzellik, çekicilik, canlılık katar. Türkçe, deyimler bakımından zengin bir dildir. Deyimlerin Özellikleri: 1. Kalıplaşmış söz Öbekleridir. Cümle […]...