Paragrafta Yapı Test
Paragrafta Yapı Testi Çöz
1-Barselona, sadece Avrupa’nın değil, dünyanın en güzel şehirlerinden birisi. Barcelona şehri, Akdeniz’in harika havasını her bir mahallesinde hissedebileceğiniz, tarihe ve sanata doyabileceğiniz, geceleri eğlenmekten ve mutluluktan havalara uçacağınız nadir yerlerden. Öyle ki ———– Bu şehirde gezilip görülecek ve yapılacak o kadar çok şey var ki say say bitmez aslında.
Bu paragrafta boş bırakılan yere, düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A) Aslında Barcelona gezisi altı ay öncesinden planlamış bir tatildi benim için ve bu yüzden beklerken zaman geçmek bilmedi.
B) Rüya gibi bir Barselona tatili yaptım ve şimdi size Barselona seyahat rehberimi anlattığım için çok mutluyum.
C) Havası özellikle kış mevsiminde yağışlı; ben sonbaharda gittim ve şemsiyeyi yanımdan ayıramadım.
D) Barcelona’ya ulaştığım anda enerjim yükseldi ve şehir beni o güzel havasıyla hemen sardı diyebilirim.
E) Aynı zamanda İspanya’nın Akdeniz kıyısındaki en önemli limanı ve ticaret merkezi olarak geçiyor.
2- Yabancı bir edebiyat eserini elinize aldığımızda yaptığımız ilk şey, arka kapağındaki yazıyı okumak, belki bir kaç sayfasına göz gezdirmektir. Yazarı da tanıyorsak sorun yoktur; kitabı alırız. Oysa —————- Bence çevirmenin de özgün eser sahibi olan yazar kadar yeni yaratılan eser üzerinde hakkı var! Peki, Türkiye’de okur onları, yani çevirmenleri ne kadar tanıyor, önemsiyor, biliyor? Yanıt veriyorum: tanımıyor, bilmiyor, önemsemiyor.
Bu paragrafta boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A) kitap matbaadan çıkıp bizim kütüphanemize gelmeden önce, en az yazarı kadar üzerinde emeği olan biri daha vardır ki o da çevirmendir.
B) çevirmenler bir nevi hayalet, gizli bir kahraman gibidir.
C) bizim derdimiz gerçek çevirmenlerle ve onların neden geri planda kaldığıyla ilgili.
D) bir de çevirdiği kitap kadar yaşı olan bazı kolaycı çevirmenler var ki onlara hiç girmeyeceğiz.
E) “ Bu bir genelleme!” diyerek kızanlar da olacaktır belki ama bu bir gerçek.
3- Hayatta en önemli konudur bence. Tecrübe olmadan yapılan şeyler eksik şeyler oluyor ister istemez. Tecrübesiz hayat olmaz ama biz evlatlarımıza tecrübeyi fazla görüyoruz. Bir şeyi deneyerek, bozarak, dökerek, yanılarak o şeyi çözebilme şansını vermiyoruz. “Aman evladım onu yapma, aman evladım bunu yapma!” diyerek çocuklarımızı kilitlememek gerekir.
Bu sözler aşağıdaki sorulardan hangisine yanıt olarak söylenmiş olabilir?
A) Size göre çocuklarımızı nasıl yetiştirmeliyiz?
B) Deneyim sizin için neyi ifade ediyor?
C) Gençlere hayatla ilgili tavsiyeleriniz var mı?
D) Sizce çocuk yetiştirmede en önemli konu nedir?
E) Hayattaki en önemli tecrübeniz nedir?
4- Kediler tüm evcil hayvanlar içerisinde bence en ilginç özelliklere sahip hayvanlar. Hem çok uyumlu, hem çok başına buyruk olmalarının yanı sıra insan hareketlerine verdikleri tepkiler ilginç. Bunu bakışlarından, ses tonundan az çok fark edebiliriz. Benim köpeklerle de çok yakın ilişkim var ama kedi ile beraber yaşayınca onların hastalıklara karşı tepkilerini daha net görebilme şansım oldu. Örneğin annemin banyoda düşmesinin ardından kedimizin uzun süre annem ne zaman banyoya girse gidip kapıda beklemesi çok ilginç bir durumdu. Başınıza kötü bir şey geldiğinde ilgilendiğiniz hayvanlar uzun süre sizi gözlerler.
Bu sözler aşağıdaki sorulardan hangisine yanıt niteliği taşımaktadır?
A) Hayvanlarla tedavi konusunda özellikle kediler üzerinde yoğunlaşmanızın bir sebebi var mı?
B) Hayvanlarla tedavi yönteminin kökenleri nereye dayanıyor?
C) Kediler insanları tedavi etmeyi nasıl başarıyor?
D) Sizin hayvanlarla tedaviye ilginiz nasıl ve ne zaman başladı?
E) Kediyle büyümenin çocuğun ruhsal ve zihinsel gelişimine de katkı sağladığı söylenebilir mi?
5- (I) Dünyanın en tehlikeli yollarında her gün binlerce araç seyahat ediyor. (II) Adeta kazaya davetiye çıkaran bu yollarda sınırlarını zorlayan kamyon ve tır şoförleri, buz tutmuş köprüler ve keskin virajlarda yol alırken en beklenmedik anlarda kendilerini akıl almaz durumların ortasında bulabiliyor. (III) Hata kabul etmeyen koşulların baskısı altında mücadele veren ekipler, onları kurtarıyor. (IV)Ters dönmüş tankerlerden yoldan çıkmış tırlara kadar birçok faciaya sahne olan bu yollar bazen bir ulaşım hattından ziyade cehennemi andırabiliyor. (V) Şoförlerin korkulu rüyası olan bu otoyollarda kazazedeleri kurtarma görevini üstlenen ekipler ise hem zamana, hem de fizik kurallarına meydan okumak zorunda kalıyor.
Yukarıdaki paragrafta numaralanmış cümlelerden hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır?
A) I B) II C) III D) IV E) V
6- Felsefe ne birtakım filozofların kendi aralarında kullandıkları özel bir dil ne de hayatta neredeyse hiçbir işe yaramayacağı düşünülen kullanışsız bir şeydir. Felsefe günlük hayatımızın her anına ve her cümlesine biz farkında olsak da olmasak da sirayet eder. ————– Daha önce Türkçeye, dünya çapında çok satan kitabı
Felsefe Portalı çevrilen Zimmer için felsefe, hala hayret etme melekesini yitirmemiş olanların yapabileceği bir etkinlik olduğu için, kitap boyunca okurların kendi kendilerine cevaplamaları gereken pek çok soru bulunuyor.
Bu paragrafta boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilebilir?
A) Ayrıca konu işleyişinde takip edilen metodoloji felsefe öğretmeni olmak isteyenler için çok önemli.
B) Zimmer, klasik felsefe tarihi anlatısı üzerinden felsefeye giriş yapıyor.
C) Zimmer, felsefeyi sorular ve meseleler üzerinden ele alarak okuyucuya anlatıyor.
D) Felsefeye nereden gireceğini bir türlü kestiremeyenler için Zimmer’in kitabı müthiş bir kapı aralıyor.
E) Yazar, okuyucuyu felsefeye boğmadan keyifli bir düşünce serüvenine çıkarıyor.
7- Masa, insanlarla hayat arasındaki önemli köprü nesnelerden biridir. Sadece yazmak, çalışmak için değil; yemek ve sohbet gibi çok önemli insan faaliyetlerinin de merkezi. Örneğin ben eve arkadaşlarım geldiğinde koltuklara yayılmak yerine masa etrafında oturmayı; masanın üzerine kitaplar, fotoğraflar, dergiler, yiyecek ve içeceklerle yayılmayı severim.
Bu paragraf aşağıdaki sorulardan hangisine yanıt olarak söylenmiş olabilir?
A) Masa kelimesi sizin için ne ifade ediyor?
B) Masanıza oturduğunuzda kendinizi nasıl hissediyorsunuz?
C) Masanızı, dünyadaki diğer masalardan ayıran özellikleri nelerdir?
D) Masanızdan ayırmadığınız olmazsa olmaz kitabınız nedir?
E) Bir ressam sizin masanızı çizecek olsa ona nasıl tarif edersiniz?
8- ————— Ama içlerinde, eğer hakkını vermek istersen, editörlük başka bir icra. Bir editör kesinlikle kurgu bilmeli. Adına eser denilen şey, yazarı tarafından istendiği kadar kutsanmış olsun sonuçta görücüye çıkmak için de bir terziye ihtiyaç var. İşte editör de bir dil terzisidir.
Bu paragrafın başına düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilebilir?
A) Editörün masası, editörün kafası gibidir.
B) Editör bir dil dizgecisidir, dil bilmeyen editör olamaz.
C) Elbette her mesleğin kendine göre zorlukları var.
D) Okurun eseri okuması için ikna edilmesi gerekir.
E) Yazar ve okur memnun değilse diğer memnuniyetlerin önemi kalmaz.
9- Ben yazarın yazdığı konu içinde cinsiyetini kaybettiğine inanıyorum. Bir masayı yazarken masa oluyor yazar, bir erkeği yazarken erkek, kadını yazarken kadın oluyor. Bu tamamen empatiyle ilgili; çünkü edebiyat empati sanatı bence.
Bu sözler aşağıdakilerden hangisine karşılık olarak söylenmiş olabilir?
A) Yazarın cinsiyeti, karşı cinste bir kahramanı yazmasını etkiler mi?
B) Yazar yazdığı karakterin kişiliğini yansıtabilmek için ne yapmalıdır?
C) Yazar, sadece hemcinslerini yazarsa başarılı olur mu?
D) Çocuk edebiyatı yazarları çocukları daha iyi anlamak için ne yapmalıdır?
E) Gerçekte olmayan kurgu bir karakter yaratmak için ne yapılmalıdır?
10-
Gazeteci:
(I)——–
Çevirmen:
— Altyazı çevirilerimi saymazsak, evet, öyle.
Gazeteci:
(II)——–
Çevirmen:
— Harry Potter serisi her şeyden önce çeviride baskı altında yaratıcılık konusunda hızlandırılmış bir kurs gibiydi! Matthew Arnold, gazetecilik için “Telaş içinde edebiyat,” demiş olabilir ama böyle hacimli işlerde bu kadar kısa sürelerde iş teslim etmek tabiatıma epey aykırı aslında. Fakat özellikle Azkaban Tutsağı bana böyle bir baskı altında odaklanma ve yaratıcılığın illa ki körelmediğini, aksine yer yer sivrilebildiğini bile gösterdi. Şaşırtıcı bir keşifti benim için. Ayrıca edebi çevirinin kendisi, okur olarak edebiyatla ilişkinizi epey bir biçimlendiriyor, adeta neyin nasıl doğup nasıl yoğurulduğunu düşünürken kelimelerin ve cümlelerin, dilin, ifadenin ta derinliklerine, ruhuna bakıyorsunuz. Dolayısıyla her şeyden öte Harry Potter benim en çok, söze ve dile bakışımın gelişip olgunlaşmasını sağladı sanırım.
Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi sırasıyla getirilmelidir?
A) I. Fantastik anlatıları çevirmek diğer metinlere göre farklı bir bakış gerektiriyor mu?
II. Çevirmenlik serüveninden önce, bir okur olarak Harry Potter serisiyle nasıl bir ilişkiniz vardı?
B) I. Harry Potter ve Sırlar Odası ilk kurgu çeviri deneyiminiz mi?
II. Peki, Harry Potter size çevirmen olarak neler kattı?
C) I. Harry Potter’ı çevirirken J. K. Rowling’i eleştirdiğiniz, ben olsam asla böyle yazmazdım dediğiniz yerler oldu mu?
II. Harry Potter ve Yüzüklerin Efendisi eserlerinin diğer metinlerden farkı neydi; neden bu kadar geniş bir kitleye ulaşıp zamansız bir nitelik kazandılar?
D) I. Fantastik anlatıların günümüz popüler kültürdeki bu yükselişini neye bağlıyorsunuz?
II. Sizce fantastik anlatılar bu çağın ruhuna dair bir şeyler içeriyor mu?
E) I. Çevirmeklik yapmaya devam edecek misiniz?
II. Yüzüklerin Efendisi’ni çevirmek ister miydiniz?
11- (I) Ürdün Vadisi’ndeki kazılarda elde edilen yeni bulgular, bölge sakinlerinin günümüzden 7.500 yıl öncesinde Akdeniz diyetini uyguladıklarını gösteriyor. (II) Arkeolojik kazılarda ortaya çıkan yiyecek kalıntıları, Akdeniz diyetinin 7.500 yıllık bir geçmişi olduğunu ortaya koyuyor. (III) Yiyecek kalıntıları fasulye ve zeytin türleri, buğday, arpa ve evcilleştirilmiş hayvan türlerine ait et gibi türlerden oluşuyor. (IV) Et kalıntılarının bir mangal çukuru içerisinde keşfedilmiş olması, bilim insanlarına göre burada bir tür şölen gerçekleştirilmiş olma ihtimaline işaret ediyor. (V) Akdeniz diyetinin ortaya çıkışının yeni bir elit sınıfın bölgede yerleşmesi ve avcılığın sona ermesiyle aynı zamana denk geldiğini belirten Rosenberg, Tel Tsaf’taki bulguların 1000 yıl öncesinde, av etinin bölge sakinlerinin diyetinde önemli bir role sahip olduğunu, takip eden yüzyıllar içerisinde ise avcılığın öneminin azaldığına dikkat çekiyor.
Bu paragraftaki numaralanmış cümlelerden hangisi düşüncenin akışını bozan cümledir?
A) I B) II C) III D) IV E) V
12- (I) Dijital fotoğrafla uğraşıyorsanız ister profesyonel ister amatör fotoğrafçı olun bir süre sonra fotoğraflarınızın kapladığı yer başınıza dert olacaktır. (II) Masaüstü bilgisayar ya da el bilgisayarı kullanıyorsanız bilgisayarınızdaki disk kapasitesi yetersiz gelecektir. (III) Genelde ilk yapılan iş yeni bir harici disk satın almaktır ama bu da doğru bir çözüm olmayabilir. (IV) Baştan kuralları belirlerseniz ve doğru kararlar alıp uygulamaya koyarsanız sonradan problem yaşama riskini azaltırsınız. (V) Problem yaşama durumunda da rahatlıkla çözümünüzü uygularsınız. (VI) Bu yüzden sisteminizi baştan doğru yapılandırmanız gerekir, doğru yapılandırmak için de tabi ki bilgi sahibi olmalısınız.
Yukarıdaki paragraf iki parçaya ayrılmak istense ikinci paragrafın kaç numaralı cümleyle başlaması uygun olur?
A) II
B) III
C) IV
D) V
E) VI
13- Çekim olduğunda da vakit ayırdım, ayırabilirim. Anlatacağımı bulduğumda sadece yazma mesaisi kalıyor geriye. Nasıl yazacaksın, konu ne? Bunları bulduktan sonra yazmak daha kolay oluyor.
Bu sözler aşağıdaki sorulardan hangisine cevap olarak söylenmiş olabilir?
A) Dizi ya da film çekimleri olduğunda yazmaya vakit ayırabiliyor musunuz?
B) Öykülerinizden hangisinin film olmasını istersiniz?
C) Dergilere de yazıyor musunuz?
D) Öyküleriniz hangi dergilerde yayımlandı?
E) Birini seçmeniz gerekseydi oyunculuğu mu yoksa yazarlığı mı tercih ederdiniz?
14. ve 15. Paragrafta Yapı sorularını aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
(I) Modern şiirin tarihi, imgenin tarihidir. (II) Çok biçimliliği ve kapanık sözleriyle karışık modern şiir, düşünmeyi kendinin ön koşulu olarak ileri sürmektedir. (III) Çünkü Malinowski’nin dediği gibi: “Dil, sadece medeni topluluk içindeki çok özel belli kullanım alanlarında en ileri kullanım biçimleriyle düşünceleri şekillendirir ve ortaya koyar.” (IV) Malinowski’nin burada vurguladığı dilin çok özel kullanım alanları bilimsel ve felsefi çalışmalar olduğu gibi şiirdir de.(V) Şiir alanında en ileri kullanım biçimleri şairlerin kendi anlamlarını oluşturdukları kullanımlar olan imgelerdir.
14- Bu paragrafın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur?
A) Öznel cümleye yer verme
B) Düşünceleri alıntılarla pekiştirme
C) Tanım cümlesine yer verme
D) Birinci kişili anlatıma yer verme
E) Kişileştirmeye (teşhis) başvurma
15- Bu paragraftaki numaralandırılmış cümlelerden hangisi bir önceki cümlede verilenlerin nedenini açıklamaktadır?
A) I B) II C) III D) IV E) V
16. ve 17. paragrafta yapı sorularını aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Minyatür sanatı, klasik geleneklere bağlı bir sanattır. Minyatürler, kitaptaki konuyu açıklayan ve gerektiğinde anlattığı konu ile ilgili en ince ayrıntılar üzerinde duran resimlerdir. Minyatürlerde perspektif, insan yüzünün gösterimi, anlatımı gibi konularda geleneksel bir anlayış vardır. Ancak nakkaşlar, minyatürlerde kompozisyon, renk, çizgi, konu gibi temel tasarım anlayışlarında estetik değeri yüksek yapıtlar üretmişlerdir. Minyatür sanatındaki estetiğin en önemli bulgularından birisi tasarım ögeleri ve düzenidir. Minyatür sanatı 18. Yüzyıla kadar resimsel anlatımın en önemli türüdür. Türk resminde minyatür etkisi batılılaşma dönemindeki ilk resimlerde görülmeye başlar. Minyatür çağdaş Türk sanatçılarını da derinden
etkilemiştir.
16-Bu paragraftan minyatür sanatı ile ilgili,
I.Belli bir konuyu anlatmak için yapılır.
II.Geleneksel bir sanattır.
III.Günümüzde önemini yitirmiştir.
yargılarından hangilerine ulaşılabilir?
A) I ve II
B) II ve III
C) Yalnız I
D) Yalnız II
E) Yalnız III
17- Bu paragraf için aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Açıklama anlatım biçimiyle yazılmıştır.
B) Sayısal verilerden yararlanılmıştır.
C) Tanım cümlesine yer verilmiştir.
D) Karşılaştırma yapılmıştır.
E) Nesnel cümlelere yer verilmiştir.
18 . ve 19. paragrafta yapı sorularını aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
1- (I) İnsan için sınır yoktur, yapılabilecekleri bir sonsuzluk içerisinde birbirini izler. (II) İnsanoğlu dünya serüveninde yapabileceklerinin geniş ufkunu keşfettiği günden bu yana da daima üretmeye devam etmiştir. (III) Değiştirip, dönüştürebilen, yorumlayabilen ve keşiflerini geleceğe aktarabilen insanın en fazla üzerinde durduğu nokta ise “ifade etme” olagelmiştir. (IV) Kuşkusuz sanat da temelde bu ifade ediş çabasından doğar. (V) İnsanın; tarihin farklı dönemlerinde, farklı etkenler içinde gelişen duygularını, düşüncelerini, yaşadıklarını, gerçeği ya da hayalleri ifade çabası içinde ulaştığı en güzel ve en estetik noktada sanat vardır. (VI) Bu yüzden sanatın başlangıcı, insanın başlangıcıdır.
18- Bu paragraftan aşağıdakilerden hangisine ulaşılabilir?
A) İnsanın yapabileceklerinin en önemli noktasında ifade etme vardır ve bu durum sanatı oluşturmuştur.
B) İlk insanlar kendilerini mağaralara çizdikleri resimler ile ifade etmeye çalışmıştır.
C) Sanatın çıkış noktası insanların iletişim kurma ihtiyacı olmuştur.
D) Resim ve heykel sanatı insanların birbirlerine duygularını anlatmaya çalışması sonucu oluşmuştur.
E) Sanat ancak insanlık ilkellikten çıkınca oluşmuştur.
19- Bu paragraf iki paragrafa ayrılmak istenirse ikinci paragraf hangi cümleyle başlar?
A) II
B) III
C) IV
D) V
E) VI
20 . ve 21. paragrafta ana düşünce sorularını aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
En eski devirlerden günümüze dek Türk toplulukları arasında görülen yaygın inanışlardan birisi de ağacın ya da belli ağaç türlerinin kutsal kabul edilmesidir. Bu manada, ağaç kültünün Türk sosyal hayatında önemli bir yere sahip olduğunu söylemek yanlış olmaz. Muhtemelen, mevsimden mevsime kendini yenilemesi ve daha birçok özelliğinden dolayı olsa gerek Türk toplulukları arasında hayatın ve sonsuzluğun timsali olarak görülmüştür. Başka bir ifadeyle, Türk insanı ağacın oluşumu ile kendi hayatının tabii seyri arasında bir benzerlik olduğunu keşfetmiş ve yaşadığı her coğrafyada kutlu mekânlarla ağaçlar arasında bir ilişki kurmuştur. Bu inanışın bir sonucu olarak, en eski devirlerden günümüze dek Türk toplulukları arasında mabetlerin çevrelerine ve mezarların yanlarına ağaç dikmenin kutsal bir görev olduğuna inanılmıştır.
20- Bu paragrafa göre Türklerde ağacın, hayatı ve sonsuzluğu simgelemesinin temel nedeni aşağıdakilerden hangisidir?
A) Heybetli olması
B) İnsanlara ve hayvanlara faydalı olması
C) Her yerde yetişebilmesi
D) Meyve vermesi
E) Her mevsim yenilenmesi
21- Bu paragrafta “Türk topluluklarında ağaç” ile ilgili
I. Kutsal kabul edilir.
II. Önemi eski zamanlara dayanır.
III. Mezarlıkların yakınlarına dikilir.
yargılarından hangilerine ulaşılabilir?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
C) I ve II
D) II ve III
E) I, II ve III
22. ve 23. paragrafta yardımcı düşünceler ve yapı sorularını aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
(I) İshak Paşa Sarayı, Doğubayazıt’ın 7 km güney doğusunda, Eski Beyazıt’a ve ovaya hâkim yüksek bir tepenin üzerine kurulmuş, pek çok bölümleri olan komple bir saraydır. (II) Aslında saraydan öte bir külliyedir. (III) İstanbul Topkapı Sarayı’ndan sonra son devirde yapılmış sarayların en ünlüsüdür. (IV) İshak Paşa Sarayı, Osmanlı İmparatorluğu’nun Lale Devri’ndeki son büyük anıt yapısıdır. (V)18. yüzyıl Osmanlı mimarisinin en belirgin ve seçkin örneklerinden olduğu kadar, sanat tarihi yönünden de değeri büyüktür.
22- Bu paragraftan İshak Paşa Sarayı ile ilgili aşağıdakilerden hangisine ulaşılabilir?
A) Kaç yılında yapıldığına
B) Her yıl kaç ziyaretçi aldığına
C) Kim tarafından yapıldığına
D) Nerede bulunduğuna
E) Kaç odalı olduğuna
23- Bu paragraf iki paragrafa ayrılmak istenirse ikinci paragraf kaçıncı cümleyle başlar?
A) V B) IV C) III D) II E) I
Paragrafta Yapı Online Test Oluşturma Sorularının Cevapları:
1- D 2- A 3- B 4- A 5- C 6- D 7- A 8- C 9- A 10- B 11- D 12- C 13- A 14- D 15- C 16- A 17- B 18- A 19- D 20- E 21- E 22- D 23- B