Türkçede Ünlülerin ve Ünsüzlerin Ses Özellikleri
Türkçe Kelimelerdeki Seslerin Bazı Özellikleri
Kelimeler, hayatları boyunca, ses bakımından hep aynı kalmazlar; önce, konuşma dilinde bazı seslerin değiştikleri, sonra da bunun yazı diline geçilme ilkeleri görülür. Bu değişme genel olarak, bir sesin, yerini kendi başka bir sese bırakmasıyla olur. Lehçeleri ve ağızlan farklılaşması bundandır.
Ses bilgisi ile ilgili temel Kavramlar:
Ses nedir: Akciğerden gelen havanın ses yolundan çıkarken boğazımızda oluşturduğu titreşimlere “ses” denir.
Harf nedir: Seslerin birtakım işaretlerle yazıya geçirilmesine “harf” denir. Latin kökenli Türk alfabesinde 29 harf vardır. Buna karşılık olarak dilimizde daha fazla ses olduğu dil bilimcilerin ortak görüşüdür.
Ses yolundan çıkarken herhangi bir engelle karşılaşmayan seslere “ünlü” denir. Ünlülerin oluşumunda sadece ses telleri titreşir. Ses herhangi bir organa takılmaz ve ağız daima açıktır, “a, e, ı, i, o, ö, u, ü” olmak üzere dilimizde sekiz adet ünlü vardır. Tek başına hece kurabilen sesler olan ünlüler, her hecenin yapısında mutlaka mevcuttur.
1. Ünlülerin Sınıflandırılması
a) Boğumlanma Noktasına Göre (Dilin Durumuna Göre)
1) Kalın Ünlüler
Söylenişinde dilin arkaya doğru çekildiği ünlülerdir. Bunlar, “a, ı, o, u” ünlüleridir.
2) İnce Ünlüler
Ağzın ön kısmında şekillenen, söylenişinde dilin öne doğru çekildiği ünlülerdir. Bunlar, “e, i, ö, ü” ünlüleridir.
b) Dudakların Durumuna Göre
1) Düz Ünlüler
Oluşumunda dudakların etkisi olmayan ünlülerdir. Bunları söylerken dudaklar sabittir. Bu ünlüler, “a, e, ı, i” ünlüleridir.
Dudakların büzülmesi yani yuvarlaklaşması ile oluşan ünlülerdir. Bunlar, “o, ö, u, ü” ünlüleridir.
c) Ağız Boşluğunun Durumuna Göre Ünlüler
1) Dar Ünlüler
Oluşumları esnasında ağız boşluğunun (alt çene ile üst çene arasındaki boşluk) dar olduğu ünlülerdir. Bunlar, “ı, i, u, ü” ünlüleridir.
Oluşumları esnasında ağız boşluğunun (alt çene ile üst çene arasındaki boşluk) geniş olduğu ünlülerdir. Bunlar, “a, e, o, ö” ünlüleridir.
ç) Söyleyiş Sürelerine Göre
Söyleyiş süreleri uzun olan ünlüler uzun, kısa olanlar ise kısa ünlülerdir. Türkiye Türkçesindeki “a, e, i, o, ö, u, ü” ünlüleri kısa, “ı” ünlüsü ise normalden daha kısadır. Dilimizde uzun ünlü yoktur. Ancak Arapça ve Farsçadan alınan kelimelerde ve ses olaylarına uğramış Türkçe bazı kelimelerde uzun ünlüye rastlanır.
B. Ünsüzler
Ses yolundan çıkarken bazı engellere uğrayarak çıkan seslerdir. Ünsüzler tek başlarına telaffuz edilemezler, mutlaka bir ünlüye ihtiyaç duyarlar. Dilimizde 21 adet ünsüz vardır. Bunlar; “b, c, ç, d, f, g, ğ, h, j, k, I, m, n, p, r, s, ş, t, v, y, z” şeklindedir.
Ünsüzler telaffuz edilirken Türkçenin ses özellikleri ve yapısı dikkate alınmalıdır. Buna göre “be, ce, de, fe, he, je, le, me, ne, re, ve” biçiminde söylenmelidir. Dildeki yabancılaşma ve yozlaşmanın etkisiyle “f” sesini “ef, “h” sesini “haş” veya “eyç”, “n” sesini “en” vb. şeklinde telaffuz etmek yanlıştır, özellikle bu duruma Türkçe kısaltmaları okurken dikkat edilmelidir.
1. Ünsüzlerin Sınıflandırılması
a) Ses Yolundan Çıkış Şekline Göre Ünsüzler
Sert ünsüzler: “ç, f, h, k, p, s, ş, t”
Yumuşak ünsüzler: “b, c, d, g, ğ, j, I, m, n, r, v, y, z”
b) Boğumlandıkları Yere Göre (Çıkış Yerlerine Göre) Ünsüzler
- Dudak ünsüzleri: “b, p, m”
- Dış-dudak ünsüzleri: “f, v”
- Diş ünsüzleri: “d, t, n, s, z”
- Damak-diş ünsüzleri: “c, ç, j, ş”
- Damak ünsüzleri (ön damak): “g, ğ, k, I, r, y”
- Gırtlak ünsüzleri: “h”