Sözcüğün Yanlış Anlamda Kullanılması
Yanlış Anlamda Sözcük Kullanılmasından Kaynaklanan Anlatım Bozuklukları
Türkçede söylenişleri birbirine yakın ya da aynı kökten türeyen sözcüklerin anlam inceliğine uygun kullanılmaması Sözcüğün Yanlış Anlamda Kullanımı ile ilgili anlatım bozukluklarına neden olur. Sözcüklerin cümlede anlamca birbiriyle bağdaşması gerekir.
Sözcükler, anlam inceliği bilinmeden kullanıldığında birbiriyle bağdaşmaz; anlatım bozukluğu oluşur, örneğin, fiyat sözcüğüyle ücret sözcüğü anlamca birbirine yakındır. Buradan yola çıkılarak kurulan “ Peynirin fiyatı ona yüksek geldi.” cümlesinde fiyat sözcüğü bağdaşıklık ilkesine uygun kullanılmıştır ancak aynı sözcüğü “ Ulaşım fiyatlarına yine zam geldi.” cümlesinde kullandığımızda anlatım bozukluğu oluşur. Çünkü fiyat sözcüğü “alım veya satım da bir şeyin para karşılığındaki değeri” anlamındadır, bu cümlede “iş gücünün karşılığı olan para” anlamındaki ücret sözcüğünün kullanılması gerektiği için Sözcüğün Yanlış Anlamda Kullanımı ile ilgili anlatım bozukluğu oluşmuştur.
Sözcüğün Yanlış Anlamda Kullanılması Örnekleri Cümleler:
• Aşağı yukarı tam beş yıldır görüşemiyoruz.
• Kesinlikle yarın gelebilirler.
• Eminim bu saatlerde eve gelmiş olmalı.
• Bazen ben de genellikle sinirlenirim.
• Kısmen de olsa kendimi ona karşı tamamen sorumlu hissediyorum.
• Kuşkusuz bu saatte İstanbul’a varmış olmalı.
a. Birbiriyle Karıştırılan Sözcükler
Yazım veya anlam açısından birbirine benzeyen sözcükler birbirinin yerine kullanılırsa Sözcüğün Yanlış Anlamda Kullanımı ile ilgili anlatım bozukluğu meydana gelir.
Ünlü şair, yeni kitabı için yayıneviyle antlaşma yaptı. (Doğrusu: anlaşma)
Antlaşma: iki ya da daha çok devletin saldırmazlık, savaşta bağlaşıklık konularında ortaya koyduğu belge.
Anlaşma: Anlaşmak eylemi, uyuşma.
Yaşlı adamı dövüp parasını çalmışlar. (Doğrusu: almışlar) Almak: Görülen, açık bir fiil. Çalmak: Gizlice yapılan bir fiil.
Diğer insanların azımsadığı genç sanatçıları övüyordu Nazım Hikmet. (Doğrusu: küçümsediği)
Azımsamak: Miktar olarak az bulmak, (nicel)
Küçümsemek: Dikkate almamak, (nitel)
Tarihimizin bu filmede bu kadar çarptırılmasına çok şaşırdım. (Doğrusu: çarpıtılmasına) Çarpıtmak: Yanlış, ters, gerçeğe uymayan duruma getirmek. Çarptırmak: Çarpma işini yapmak, çarpmasına yol açmak.
Yoğun bakımdaki teyzemin sağlık durumunun tamamen iyileşmesi hepimizi sevindirdi. (Doğrusu: düzeldi) İyileşmek: “Yara” iyileşir. Düzelmek: “Sağlık durumu” düzelir.
Geçen yıl Karadeniz’e inanılmaz çoğunlukta turist geldi. Çoğunluk: Sayı üstünlüğü. (Daha çok insan için) (Doğrusu: çoklukta) Çokluk: Sayı ve ölçü yönünden çok olma.
Adana millet vekilinin mecliste çok çekimser davrandığını gözlemledik. (Doğrusu: çekingen) Çekingen: Ürkek davranmak. Çekimser: Oy vermemek, görüş bildirmemek.
Bu cümlede virgül kullanılmazsa anlam karmaşası meydana gelir. (Doğrusu: kargaşası) Karmaşa: Kompleks. Kargaşa: Karışıklık.
Sokaklarımızı kapsayan çöpler bir an önce temizlenmelidir. (Doğrusu: kaplayan) Kapsamak: Sınırları içine almak, içermek. Kaplamak: Her yanını örten.
O kızın sesi bizim buraya kadar yansıdı. (Doğrusu: yankılandı) Yansımak: Işıkla ilgili. Yankılanmak: Sesle ilgili.
b. Sözcüğün Anlam inceliğine Dikkat Etmemek
Bir sözcüğün anlam özelliğine dikkat edilmeden kullanılmasıdır.
Çürümüş yiyecekler yarardan çok zarar sağlar. “sağlamak” sözcüğü cümleye olumlu anlam katar, ancak cümle olumsuz olduğundan “sağlamak” sözcüğü yerine “neden olmak” veya “yol açmak” sözü kullanılmalıdır.
Kişi başına düşen getire göre, ülkenin geri kaldığını savundu. “savundu” sözcüğü yerine “ileri sürdü” ifadesi kullanılmalıdır.
Irak, ekonomisini büyük ölçüde tahrip eden savaşın üçüncü yıldönümünü kutladı. “kutladı” yerine “anıldı” getirilmelidir.
Annesi çorap dokurdu her zaman. “dokurdu” yerine “örerdi” getirilmelidir.
Adam, bıçağı çıkararak kadına batırdı. “batırdı” yerine “sapladı” getirilmelidir.
Kaldırımdaki boyacıların üstü başı boyalara bezenmişti. “bezenmişti” yerine “bulanmıştı” getirilmelidir.
Eski arkadaşım eve geldi, ona bir kahve bile ısmarlayamadım. “ısmarlayamadım” yerine “ikram edemedim” getirilmelidir.
Bahçelievler’e bu yıl hava hatları döşenecek. “döşenecek” yerine “çekilecek” getirilmelidir.
Dün akşam sinemada korkunç güzel bir film izledim. “korkunç” yerine “çok” getirilmelidir.
Devlet başkanları ve liderlere ölümcül saldırılar düzenleniyor. “ölümcül” yerine “öldürücü” getirilmelidir.
Kapkaççılar başına vurup yaraladıktan sonra parasını çalmışlar. “çalmışlar” yerine “almışlar” getirilmelidir.
Türkçede olumlu durumlarda kullanılan sözcük ve eylemler ile olumsuz durumlarda kullanılan sözcük ve eylemler birbirinden farklıdır:
Olumlu | Olumsuz |
sağlamak | neden olmak |
katkıda bulunmak | yol açmak |
kavuşmak | bürünmek |
vesile olmak | sebep olmak |
şans | risk |
borçlu olmak | ileri gelmek |
sayesinde | yüzünden |
Aşağıdaki cümlelerde yanlış anlamda kullanılan sözcüklerin doğrusu ayraç içinde belirtilmiştir:
Bu krem kırışıklıkların giderilmesine yol açıyor. (sağlıyor)
Bu dergi bilime olan ilgimi keşfetmeme sebep oldu diyebilirim. (katkıda bulundu)
Bu ilacın vücudun başka yerlerinde istenmeyen değişiklikler oluşturma şansı da bulunuyor, (riski)
Bu cihaz yüzünden artık plastik atıklar geri dönüştürülebilecek, (sayesinde)
Delikanlı bu kötü alışkanlıklarını arkadaş çevresine borçludur. (ileri gelmektedir)
Hikaye ile öykü arasındaki ayrıcalıktan anlatmaya çalıştı, (ayrıntıları)
Yüzü maskeli bir grup insan bankanın güvenlik görevlilerini etkisiz hâle getirip binlerce lirayı çaldılar, (aldılar)
Meydanda inanılmaz çoğunlukta insan toplanmıştı, (çoklukta)
Böyle bir yaklaşım başkasını azımsamak hatta yok saymak demek değil midir? (küçümsemek)
Yüzlerce yıl İngiliz sömürgesi altında kalmalarına rağmen kültürlerini korudular. (sömürüsü)
Müdürün bu çekimserliğinin, suskunluğunun bir nedeni olmalı, (çekingenliğinin)
Çiftçiler, sebze ücretlerinin düşük olmasından yakınıyor. (fiyatları)
Evler birbirine yaklaşık olarak yapılmıştı. (yakın)
Onların azımsadığı genç edebiyatçılar çok başarılı oldu. (küçümsediği)
Onun bizden özgü kimsesi yok. (özge)
Ormanda yetişen bir çam fidanını salonunuzdaki saksıya ekemezsiniz. (dikemezsiniz)
Bazı ülkelerde cinsiyetler arasında ayrıcalık yapılıyor. (ayrım)
Sözcüğün Yanlış Anlamda Kullanılması ile ilgili ÖSYM’nin sorduğu sorular:
- Görüşleri doğru ya da yanılmış olabilir.
- Ülkemizde başarıyla gerçekleştirilen bu tür ameliyatlarda, ölüm şansı, Amerika’da yapılanlardan ancak yüzde bir fazladır.
- Başvurduğu işyerinden, son öğretim durumunu gösteren bir belge istediler.
- Böylece bana yardım yapılmamasını sağladı.
- Laf taşıyarak aralarının bozulmasına o da bir katkıda bulunmuştu.
- Önemsenmeyen, gereksiz hatalar başarıyı engeller.
- Ancak kitabı kitaplığımda nereye koyduğumu bir türlü bulamadım.
- Zaman zaman şiir yazıyor ve yayımlıyorum ama ben şiiri hiçbir zaman köşe yazarlığı gibi düşünmüyorum.
- Öteki kentler gibi bu kent de çirkin bir görüntüye kavuştu.
- Artık hastamızın sağlık durumu tamamen iyileşti.
- Bu konuda gençleri azımsamak doğru değil.
- Öğrenci sayısının kalabalık olması bu sonucu doğuruyor.
- İçinde bulunduğumuz helikopter ölüm tehlikesi atlattı.
- Bu gaz havada yoğun oranda bulunur.
- Bu kılavuzda sizi belli türdeki bilgilere uyarmak için bazı özel işaretler kullanılmıştır.
- Beğenmediği sözcüğü ya da cümleyi çizip yerine etkili sözler uyduruyordu.
- Fiyatlar çok pahalı olduğu için satışlar çok durgun.
- Ozan 1940 yıllarında yeni şiirimizin başta gelen adlarından biriydi.
- Geçirdiğim rahatsızlığı, büyük bir başarıyla ameliyat ederek sağlığıma kavuşturdu.
- Burada, tiyatro salonundan internet kafeye kadar birçok etkinlik bulunuyor.
- Yemeğini erken yemesi gerektiği halde, hasta bu yasağa uymuyor.
- Teknoloji ne kadar artarsa da el emeğinin önemi azalmıyor.
- Maddi durumu yetmediği için eğitimini yarıda bırakmak zorunda kaldı.
- Bu konudaki iftiralar tamamen uydurmadır.
- Bu kazada can kaybı yaşanmadı.
- Bir ailenin verdiği insanüstü bir çabanın öyküsüdür bu.
- Halk arasında da en iyi yaptığı işle sevilir sayılır duruma düştü.
- Bizim alacağımız başarı, aslında ülkemizin başarısıdır.
- Burada, en büyük iki taşa bakınca birinde öküz başı, diğerinde hilal vardı.
- Onun bu davranışları arkadaşlarının hayretine gidiyordu.
- Kedisinin, nerede olduğu bulunamıyor.
- Şimdi yanımızda olmayan kardeşimin eksikliğini çok arıyorum.
- Öyle lezzetli bir ürün elde ettik ki verilen zahmete değdi.
- Söz konusu projenin en kısa süreçte tamamlanması gerekiyor.
- Bu iş için harcadığım masraflara üzülüyorum.
- 1923’lü yıllar, içinde bulunduğumuz Cumhuriyet Dönemi’nin başlangıcını oluşturur.
- Bunları, büyüklerime yaptığım saygıyı anlata bilmek için söyledim.
- Bu karar çok da hoşnut karşılanmadı.
- Bu süre içinde eve kapandım ve kendimi her şeyden kısıtladım.
- Taraftarlarca yapılan bu tepki yersizdir.
- Şirketimizin başarısına tüm personelimizin öz veriyle çalışması neden oluyor.
- Yazar, ilk kitabını yayımladığı 1914’lü yıllardan sonra yazmaya uzun bir süre ara vermiş.
- 0 gün gördüklerim her an aklımdan çıkmıyor.
- Dizinin yeni oyuncusu, izleyici sayısını bir milyondan iki milyona artırdı.
- Okulumuzda yapılan şenlikler son derece önemli çabalar ortaya konmuştur.
- Konuşma başlamadan önce dinleyicilere ken dini tanıştırdı.
- Dağları kapsayan ağaçların arasındaki orman gülleri mayıs ayında çiçek açarak etrafı renklendiriyor.
- İnsanoğlu, son yarım yüzyılda, su kaynaklarının tükenmesine, doğal dengesinin bozulmasına katkıda bulunmuştur.
- Çocuklarımızın çamurdan yoksun sokaklarda oynamalarını istiyoruz.
- Yazılar, sıkıcı olmasına karşılık akıcı bir dille anlatılmış.
- Buradaki son haftamız olduğu nedeniyle gezilerimize ara verdik.
- Bu konuşma, beş aşağı beş yukarı kadınların çoğuyla yapılırdı.
- Bu iş için harcadığım masraflara üzülüyorum.
- Konuşma tarzları, bu insanların hayata bakış larını, kültürel ve sosyal durumlarını yöneltir.
- İnsanların kendisine olan saygınlığını artırmak için özel bir çaba gösteriyordu.
- Mezopotamya’da yapılan arkeolojik çalışmalar yüzünden, çağdaş uygarlığın Eski Mezopotamya’ya neler borçlu olduğunu gösteriyor.
- Ailesi, 5 Kasım 1958 yılında Sinop’tan İstanbul’a göçmüş.
- Oraya gittiğimde karşılaşacağım durumları gözüme kestirerek bu işi yapmaya karar verdim.
Sözcüğün Yanlış Anlamda Kullanımı Anlatım Bozukluğu Online Testleri Çöz
1. Babamın beni okutmak için yaptığı emekler boşa gitmeyecektir.
Bu cümledeki anlatım bozukluğunun nedeni aşağıdakilerden hangisidir?
A) Sözcüğün yanlış anlamda kullanılması
B) Gereksiz sözcük kullanılması
C) Söz dizimi yanlışlığı
D) Tamlayan ekinin gereksiz kullanılması
E) Özne – yüklem uyumsuzluğu
2. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır?
A) Türkçemizin önemli özelliklerinden biri de fazlaca bulunan kökteş fiillerdir.
B) Tiyatro, ruhu zenginleştiren bir yaşam deneyiminden doğar.
C) Sanat eserlerinin temelinde insan vardır ve çoğu eser insanın hislerine dayanır.
D) Üniversitede bana okuma olasılığı veren herkese teşekkürü bir borç bilirim.
E) Türkçeye diğer dillerden giren sözcüklerin bazılarında ses değişmelerini görmekteyiz.
3. Arkadaşlarının onu haksız yere itham etmesine karşıt; o, sessizliğini korudu.
Bu cümledeki anlatım bozukluğunun nedeni aşağıdakilerden hangisidir?
A) Mantıksal tutarsızlık
B) Tamlayan eksikliği
C) Fiil çatısı uyuşmazlığı
D) Söz dizimi yanlışlığı
E) Yanlış anlamda sözcük kullanımı
4. Kardeşim, ağır sorumluluklarına karşı yaşama hep gülerek bakmıştır.
Yukarıdaki anlatım bozukluğunun sebebi aşağıdakilerden hangisidir?
A) Yaklaşma durum ekinin gereksiz kullanımı
B) Belirtili nesne eksikliği
C) Yanlış anlamda sözcük kullanımı
D) Yanlış yerde sözcük kullanımı
E) Çelişen sözcüklerin birlikte kullanımı
5. “Öğretim ” kelimesi aşağıdaki cümlelerden hangisinde yanlış kullanıldığı için anlatım bozukluğu meydana gelmiştir?
A) Öğretim sistemini beğenmediği için okul değiştiriyordu.
B) İŞKUR’a, öğretim durumunu gösteren bir belge verdi.
C) Bu dönem de üniversitenin öğretim kadrosunda çok iyi hocalar var.
D) Üniversitelerde geçen seneye göre öğretime on gün geç başlanıyor.
E) Öğretim yöntemleriyle alakalı konferanslarda dinleyiciydim.
6. Aşağıdakilerden hangisinde, “Beni şikayet ederek bana maddi yardım verilmemesini sağladı.” cümlesindekine benzer bir anlatım bozukluğu vardır?
A) En çalışkan öğrenci bile bu testi bir saatte ancak çözebildi.
B) Dün gece, yoğun sis nedeniyle göz gözü görmüyordu.
C) Onun suratından, ne kadar zorlandığı anlaşılıyordu.
D) Babası, sürekli artan problemleri görmezden geliyordu.
E) Dedikodu yaparak, ilişkimizin bozulmasına katkıda bulundun.
7. Bu ülkedeki tüm insanlar, başbakanın ölüm yıl dönümünü yas tutarak kutladılar.
Bu cümledeki anlatım bozukluğunun nedeni aşağıdakilerden hangisidir?
A) Belirtisiz nesne eksikliği
B) Yanlış anlamda sözcük kullanma
C) Belirtme durum ekinin gereksiz kullanımı
D) Özne – yüklem uyumsuzluğu
E) Sıfat tamlamasının yanlış kullanımı
8. İleri düzey yabancı dil bilen general 19 Mayıs 1983 yılında Ankara’da doğmuş.
Bu cümledeki anlatım bozukluğu aşağıdakilerin hangisiyle giderilebilir?
A) “yılında” sözcüğü “tarihinde” sözcüğü ile değiştirilerek
B) “general” sözcüğünden sonra virgül getirilerek
C) “doğmuş” sözcüğü yerine “dünyaya gelmiş” sözü getirilerek
D) “yılında” sözcüğü cümleden atılarak
E) “düzey” sözcüğü yerine “derece” sözcüğü getirilerek
9.
I. Ankara’da’da hava sıcaklığı sıfırın altında eksi on dereceymiş.
II. Karşılıklı savaşmanın, tüm dünyaya pek çok zararı vardır.
III. Ödenemeyen borçlar ülkenin ekonomik olarak dışa bağımlılığını sağladı.
IV. Büyük olasılıkla tam 50 dakika sonra Bursa’da olacağız.
V. Bu kitabı okumak değil, anlamak bile imkânsız.
Yukarıdaki cümlelerin hangisinde sözcüğün yanlış anlamda kullanılması ile ilgili bir anlatım bozukluğu vardır?
A) I B)II C)III D)IV E)V
10. Bu şarkı satanlar listesine girmesine karşılık Tarkan’ın pop müzik çizgisinde bir gerileme olarak değerlendirildi.
Yukarıdaki anlatım bozukluğu aşağıdakilerin hangisinden kaynaklanmaktadır?
A) İyelik eklerine gereksiz yer verilmesinden
B) Sözcüğün anlamca yanlış kullanılmasından
C) Tamlayan ekinin kullanılmamasından
D) Fiilimsinin eksik kullanılmasından
E) Dolaylı tümleç eksikliğinden
11. İş yaşamımdaki gerilememi, çalışmaya bir türlü zaman bulamayışımı aileme borçluyum.
Bu cümledeki anlatım bozukluğunun nedeni aşağıda kilerin hangisinde verilmiştir?
A) Zarf tümleci eksikliği
B) Sözcüğün yanlış yerde kullanımı
C) Yardımcı eylem eksikliği
D) Sözcüğün yanlış anlamda kullanılması
E) Hal eklerinden birinin fazlalığı
12. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde anlatım bozukluğu vardır?
A) Kırtasiyede, istediği bütün kitapları bulmuş ve çok ucuza almış.
B) Öğretmenine, artık derse geç girmeyeceğine dair söz vermiş.
C) Bir insanın gerçek zenginliği, onun bu dünyada yaptığı iyiliklerdir..
D) Mahalledeki fakir insanlara elinden gelen yardımı yapardı.
E) Öğrenci sayısı yoğun olan sınıflar yeniden düzenlenecekmiş.
13. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır?
A) Baban akşam eve gelirse hep birlikte onun ziyaretine gideceğiz.
B) Arabayı verirsen o çocuğun bütün sorunları bir saatte bitmiş olacak.
C) Bunun ne derece nitelikli olup olmadığını öğrenmek olanaksızdır.
D) Bilginin efendisi olmak için çalışmanın uşağı olmak şarttır.
E) Ölümün olduğu bu dünyada, hiçbir şey çok da ciddi değildir aslında.
14. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır?
A) Etkili edebi eserler, insanların sanat beğenisini geliştirmelidir.
B) Mezarlıklar kendilerini vazgeçilmez sanan kişilerle doludur.
C) Size yol gösterilebilir fakat siz yalnız yürümek zorundasınız.
D) Bizi kim arayıp sorarsa biz de onları arayıp sorarız.
E) Okumayan kişi, kendini yenileme tehlikesiyle karşı karşıyadır.
15. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “pahalı” sözcüğü yanlış kullanılmıştır?
A) Kitaplar bu günlerde pahalı değil, kırtasiyeden dilediğimiz kadar kitap alabiliriz.
B) Mağazadaki siyah etek ona çok yakıştı ama çok pahalı olduğu için alamadı.
C) Pahalı saatleri çok seviyor ancak parası olmadığından bir tane dahi alamıyor.
D) Telefonu çok beğendim ancak telefonun fiyatı çok pahalı olduğu için onu alamam.
E) “Pahalı” ve “ucuz” olma durumu özneldir; bana pahalı gelen size ucuz gelebilir.
16. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde anlatım bozukluğu vardır?
A) Öğrenim görmek hayatın tamamını kaplayan bir süreçtir.
B) Yolu bu civarlara düştü mü mutlaka bize haber verir
C) Ağaç ne kadar yüksek olursa olsun yaprakları yine de yere düşer.
D) Hafta sonu babamla birlikte akraba ziyaretine gideceğiz.
E) Hangi sevgili var ki, senin kadar duyarsız ve kalpsiz?
17. Adaylar, sınavda verilen sürecin az olduğunu, bu nedenle çözemediklerini dile getirdiler.
Yukarıdaki anlatım bozukluğunu düzeltmek için aşağıdaki değişikliklerden hangisi yapılmalıdır?
A) “Sınavda” sözcüğü cümleden atılmalı
B) “verilen” yerine “tanınan” sözcüğü getirilmeli
C) “sürecin” yerine “sürenin” sözcüğü getirilmeli
D) “bu nedenle” yerine “bundan dolayı” sözü getirilmeli
E) “dile getirdiler” sözcüğü “söylediler” yapılmalı
18. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır?
A) Adalet topaldır, ağır yürür fakat sonuç mutluluktur.
B) Fotoğrafçıydı bu hayatta gülmemi isteyen tek kişi.
C) Söyleyecek sözü olmayan kişiler yüksek sesle konuşur.
D) Dün çıkan yangından sonra evdeki her şey yanmıştı.
E) Vural’ı, temiz kalpliliği yüzünden herkes çok severdi.
YANITLAR
1-A 2-D 3-E 4-C 5-B 6-D 7-B 8-A 9-C 10-B 11-D 12-E 13-C 14-E 15-D 16-A 17-C 18-E