AŞIK DERTLİ
(1772-1846) Asıl adı İbrahim’dir. Divan, tekke ve halk şiirini çok iyi bilen şair; hem hece hem aruz ölçüsüyle şiirler yazmış ama asıl başarısını heceyle yazdığı şiirlerde göstermiştir. Toplumsal yergi içerikli şiirler de yazan şair, halk şiirinin son büyük ustalarından sayılır.
Gerede’nin Çağa bucağının Şahnalar (yeni adı Reşadiye) köyünde doğdu. Bayraktar Ali Ağa adlı bir çiftçinin oğludur. Babasının ölümünden sonra bir müddet çobanlık, çiftçilik yaptı, istanbul’a geldi; Barınamadığı için Anadolu’ya geçip kasaba kasaba dolaştı. Konya’da üç yıl kahveci çıraklığı yaptı. Mısır’a seyahat etti, orada on yıl kalıp köyüne döndü ve evlendi. Yerleşik hayat tabiatına uygun olmadığı için tekrar seyahate çıktı. Sivas, Zile, Amasya, Çankırı ve Ankara’da zengin konaklarının sazlı sözlü toplantılarına katıldı. Tekrar İstanbul’a geldi (1826). Sultan II. Mahmud’a yakın olmak için şiirler sundu. Çağa âyantığına tâyin edildi (1827) fakat vergileri devlete devretmediği için azledildi. Ankara’da Alişan Bey’in konağında öldü. Mezarı Ankara’da Koyunpazarı yolunda idi. Gerede yolu üzerinde anıtmezarı vardır.
Meslekte yetişmiş bir âştk idi. Okur-yazar olduğu için dîvan şiirini de incelemiş, bu edebiyattan faydalanmıştır Bektaşî tarikatına girmiş, tasavvufî şiirler yazmıştır. Şiirlerinde Fuzuli, Pir Sultan Abdal, Âşık Ömer ve Gevheri’nin tesirleri vardır. Aruz ile yazılan gazel, divan, kalenderîleri de bulunmakla birlikte asil değeri hece ölçüsü ile yazdığı halk edebiyatı geleneklerine uygun olan koşma ve semailerinde görülür. Bu şiirlerde kuvvetli bir lirizm, temiz ve sürükleyici bir üslup vardır. Daha hayatta iken şöhret sahibi olmuş, pek çok halk şâirince usta kabul edilmiştir.
Aşık Dertli’nin dîvanı hem eski hem de yeni yazı ile basılmıştır [Dertli Dîvanı, taş basma, h. 1329; Ahmet Talât, Âşık Dertli Hayâtı ve Dîvânı, 1928; Fuat Köprülü, Türk Saz Şairleri, c. III, 1940