EBUBEKİR KANİ
(1712-1792)
Divan şairi. Tokat’ta doğdu. Tokat’ta okudu ve Tokat Mevlevihânesi’nde bulundu. Şiirleri ile Hekimoğlu Ali Paşa’nın dikkatini çekti. Paşa, İstanbul’a dönerken Kânî’yi de beraberinde getirmiş ve onu Dlvân-ı Hümâyûn kalemine memur olarak yerleştirmiştir. Silistre’de de dîvan kâtipliği yaptı. 1782’de İstanbul’a geldi. Limni adasına sürgün olarak gitti. İstanbul’da öldü.
Asrının mizahî mektupları, mizahî ve satirik manzumeleri İle tanınmış şairlerindendir. Şiirlerinde’ mizah havası vardır. Münşeatı (mektuplardan meydana gelen eseri) üslûp inceliği ve mizahî unsurları bakımından şiirlerinden daha başarılıdır. Türkçe, Arapça ve Farsça şiirleri vardır. Mektupları arasında bulunan ve bir kedinin ağzından sahibine yazılan Hırrenâme çok meşhurdur. Yeğen Mehmed Paşa’ya mektupları da İlgi çekicidir.
Eserleri:
1. Divan (basıldı), 2. Münşeat (120 civarında mektuptan meydana gelmiştir; bâzıları eski nesir antolojilerine alınmıştır).