Orta Çağ’da Ticaret Yolları
Orta Çağ’da Kullanılan Ticaret Yollarının Adları Nelerdir
İlk Çağ’dan itibaren Kral Yolu, İpek Yolu, Kürk Yolu ve Baharat Yolu dünya ticaretinde hâkim rol oynamıştır. Pers İmparatoru Darius’un yaptırdığı Kral Yolu, Anadolu’da ticareti geliştirmiştir. Bu yol Ege Bölgesi’nde bulunan Sardes’ten (Salihli) başlayıp Pers İmparatorluğu’nun başkenti Sus’a kadar uzanmıştır. İpek Yolu, İlk ve Orta Çağlarda, Çin ve Orta Doğu ile Batı ülkeleri arasındaki transit kara ticaretinde kullanılan en işlek ticaret yoludur.
Orta Çağ’da Çin’den başlayıp Hazar Denizi’ne ulaşan İpek Yolu, insan eliyle açılmış bir yol olmayıp tabiatın ve iklimin hazırladığı geniş vadi yatakları ile kervanların konaklamalarına yarayacak vahalardan oluşmuştur. İki koldan oluşur. Kollarından biri İran üzerinden Suriye’nin Lazkiye Limanı’na ulaşır, diğer kolu ise yine İran üzerinden Anadolu topraklarına girerdi. Anadolu’dan da deniz yolu veya Trakya üzerinden kara yolu ile Avrupa’ya ulaşırdı.
Bu yolun devletlere sağlamış olduğu ekonomik, kültürel ve sosyal zenginlikler çevredeki diğer devletlerin de dikkatini çekmiştir. Bunun neticesinde İpek Yolu’nun hâkimiyeti için bölgede sürekli siyasi ve askerî mücadeleler olmuştur. İpek Yolu’nda güç mücadelesinin belirleyicileri Çinliler, Türkler, Moğollar, Farslar, Araplar ve Ruslar’dır.
İslamiyet öncesinde bölgeye egemen ilk Türk devletleri, Hunlar, Avarlar ve Göktürkler’dir. İlk Türk İslam devletlerinden olan Karahanlıların ve Gaznelilerin hızlı yükselişinin sebeplerinden biri de İpek Yolu’nun kilit noktaları olan Hotin ve Kabil gibi şehirleri ticari merkez olarak kullanmalarıdır.
Kürk Yolu Don Nehri’nin denize döküldüğü yerden başlayıp Ural Dağları ve Güney Sibirya ormanları sınırından Altaylar’a, Sayan Dağları üzerinden Çin’e ulaşan yoldur. Bu yoldan hayvanlarla getirilen deri ve postlar, İtil Nehri vasıtasıyla Hazar Devleti’nin merkezi Hanbalık’a ulaştırılırdı. Daha sonra da Güney Sibirya’dan geçerek Avrupa’ya ve İslam ülkelerine gönderilirdi.
Hindistan’dan başlayarak Avrupa’ya ulaşan bu ticaret yoluna Baharat Yolu denmiştir. Bu yol, coğrafi keşifler sonucunda önemini kaybetmiştir. Avrupa’da ticaretin dayandığı temelleri oluşturan ve doğuyu batıya bağlayan İpek Yolu, güneyi batıya bağlayan Baharat Yolu, kuzeyi güney ve batıya bağlayan Kürk Yolu zamanla Müslüman toplulukların eline geçmiş ve bu topluluklar zenginleşmiştir. Daha sonra doğunun bu zenginliklerini ele geçirmek isteyen Avrupalılar Haçlı Seferleri’ni düzenlemişlerdir.