Silahlara Veda Romanının Özeti

Silahlara Veda Romanının Özeti Ernest Hemingway

Ernest Hemingway’in 1929 yılında kaleme aldığı Silahlara Veda romanındaki olaylar I. Dünya Savaşı sırasında geçmektedir. Roman, 1915 yılının sonbaharında, İtalyan ordusu, Avusturya ve Almanya orduları karşısında çetin bir muharebe vermektedir. İtalyan ambulans birliğinde çalışan ve genç bir Amerikalı olan Teğmen Frederic Henry (Fırederik Henri), bu sıralarda dostları Rinaldi, Papaz ve Bölük Komutanı ile birlikte cephededir. Rinaldi bir doktordur. Henry de yaralı ya da ölü askerlerin cephe gerisine arabalarla taşınmasından sorumlu subaydır. Savaşın acımasız yüzünü tüm gerçekliğiyle yaşayan Teğmen ve en yakın arkadaşı olan Rinaldi, fırsat bulduklarında savaşın acımasızlığından kurtulmaya çalışırlar. Cephede yeni bir saldırı başlamak üzeredir. Henry, izinden karargâha döndüğünde arkadaşı Teğmen Rinaldi, İngilizlerin orada bir hastane kurmak için birkaç İngiliz hemşire gönderdiklerini söyler. Sonra da Henry’i, Catherine Barkley (Katerin Berkli) adındaki hemşireyle tanıştırır. Henry, işten vakit bulabildikçe Catherine’i görmeye gitmektedir. Bu nazik ve samimi İngiliz kızından hoşlanmaktadır. Zamanla Henry ile Catherine arasında bir aşk doğar. 1916 yılının bahar ayında Henry, ileri hatlardan yaralı taşımak amacıyla görevlendirilmiştir. Askerleri ile savaşın gereksiz bir şey olduğunu ve savaşın artık bitmesi gerektiği üzerinde konuşurlarken yakınlarına top mermisi düşer. Henry, bacağından yaralanır, askerlerinden ikisi ölür.
Henry, dizinin parçalanması nedeniyle derhâl Milano’ya, yeni kurulan bir hastaneye gönderilir. Sevgilisi Catherine de Henry’nin tedavisine yardımcı olmak için yanına gelir ve hastanede sevgilisinin yanından hiç ayrılmaz. Bu acı olay, Catherine ile Henry’nin daha da yakınlaşmasını sağlar. Henry’nin amacı artık bir an önce iyileşip Catherine ile mutlu bir hayat sürmektir. Henry onunla evlenmek için fırsat kollar. Fakat savaş tüm şiddetiyle sürmektedir. Henry iyileştiğinde zorunlu olarak yeniden cepheye gönderilir. Cephede işler iyice kötüye gitmekte ve İtalyanlar cephede Almanlara yenilmektedir.
İtalyan ordusu geri çekilme kararı alır. Henry ve askerleri geri çekilirken arkalarından Alman askerleri gelmektedir. Henry, kaçarak hayatını zor kurtarır. Alman askerlerinden kurtulan Henry, İtalyan askerleri tarafından yakalanır. İtalyan askerler Henry’yi Alman casusu sanırlar ve onu kurşuna dizmeye karar verirler. Henry, bir yolunu bulup askerlerin elinden kurtularak Milano’ya kadar gider.
Arkadaşı Simmons’tan sivil kıyafetler alan Henry trenle Stresa’ya gider. Sevgilisine kavuştuğunda üniformasını çıkarmış, sivil kıyafetini üzerine geçirmiş bir asker kaçağıdır ve savaştan nefret etmektedir. Catherine ile birlikteyken yakalanacaklarını haber alır. İsviçre’ye kaçmaya karar verirler. Birlikte bir kayığa binerler ve fırtınalı bir gecede kürek çekerek İsviçre’ye ulaşırlar. Henry ile Catherine, Montreaux’ye (Montrö) yerleşir. Birkaç ay boyunca gönüllerince vakit geçirirler. Catherine’in doğum sancıları başlayınca hastaneye giderler. Henry, Catherine’i ve bebeğini kaybeder. Artık Henry için her şey bitmiştir. Bezgin bir hâlde oteline geri döner.

Silahlara Veda Romanının Konusu Hakkında Bilgi

Ernest Hemingway, eserlerinde, büyük yıkımların insan psikolojisini nasıl yıprattığını göstermeye çalışır.
“Silahlara Veda” romanı da aynı bakışla kaleme alınmıştır. 1929’da yazılan eserde olaylar Birinci Dünya Savaşı etrafında kurgulanmıştır. Eserde anlatılan konuların yazarın gerçek hayatıyla benzerlikler göstermesi eserin gerçek hayatla olan bağını kuvvetlendirmektedir. Zira yazar; asker olamadığı için Amerikan Kızılhaç’ında cankurtaran olarak Birinci Dünya Savaşı’na katılır. 1918’de yaralı İtalyan askerlerine yardım ederken yakınına düşen bir bomba nedeniyle yaralanır. Savaşta gösterdiği cesaretten dolayı kahramanlık nişanı alır. Daha sonra hayatına muhabir olarak devam eder.
“Silahlara Veda” romanında savaşın anlamsızlığını ele alan Hemingway’in yarattığı roman kahramanları savaşın tüm olumsuzluklarından etkilenir. Romanda Teğmen F. Henry, savaşın acı yüzünü ve gereksizliğini giderek daha çok anlar. Çok sevdiği Catherine ile mutluluk hayalleri savaş yüzünden yarım kalmıştır. Romanda sevginin savaşa kurban oluşu konu edilmiştir.

Tags:

Düşüncelerinizi Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir