Büyük Selçuklu Devleti
Büyük Selçuklu Devleti Hakkında Geniş Detaylı Bilgi
Büyük Selçuklu Devleti, Türklerin kurduğu en büyük ve önemli devletlerden biridir.
a. Oğuzlar
Oğuzlar X. asırda Hazar Denizi’nin doğusu ile Sir Derya (Seyhun) ve Aral Gölü arasında yaşarlardı. Oğuz, boylar, kabileler demektir. Nitekim Kaşgarlı Mahmut’un Divan-ı Lügati’t Türk‘te verdiği bilgiye göre 24 Oğuz boyu bulunmaktaydı. Oğuzlara, Müslüman olduktan sonra Türkmen denmiştir. Oğuzlar daha önce Göktürklerin ve Uygurların hâkimiyeti altında yaşamışlardır. X. yüzyılın başında Oğuzları yabgu unvanı taşıyan bir idareci yönetiyordu. Devletin merkezi Yengi Kent idi. Ordu komutanına subaşı denirdi. Devletin çeşitli kademelerinde görev yapan memurlara tarhan ismi verilirdi. Oğuzların XI. yüzyılda yıkıldığı tahmin edilmektedir.
b. Selçuk Ailesi ve Kökeni
Selçuklu Devleti‘ne adını veren Selçuk Bey Oğuzların Kınık boyundandır. Selçuk Bey X. asrın sonunda doğmuştur. Babasından sonra Oğuzların subaşılık (ordu komutanlığı) görevine getirilmiştir.
Selçuk Bey’e bağlı boyların otlak ve arazi darlığı problemi vardı. Selçuk Bey’in, Oğuz yabgusu ile de ilişkileri bozulunca Selçuk Bey kendisine bağlı Oğuzlarla Cend şehrine göç etmiştir (960’lı yıllar). Selçuk Bey yüz yaşını geçtiğinde burada vefat etmiştir (1007). Selçuk Bey’in yerine Arslan Yabgu, daha sonra Tuğrul Bey geçmiştir. Kullandıkları yabgu unvanı kendilerini Oğuz Yabgu Devleti’nin bir devamı olarak gördüklerini gösterir.
Selçuklular kuruluş yılları olan 1040’tan önce Gaznelilerle iki savaş yapmışlardır. 1035 Nesa Savaşı sonucu Horasan içlerine doğru ilerleyebilmişlerdir. 1038 yılında ise Serahs Savaşı ile Horasan’ın önemli şehirlerinden biri olan Nişabur’u ele geçirdiler. (Horasan, 6-7 şehirden oluşan coğrafi bölgedir.)
c. Selçuklu Devleti’nin Kuruluşu ve Yükselişi (1040- 1092)
Gazneli Mesut’un önceki savaşlara karşılık vermek amacı ile Selçuklu topraklarına girmesi sonucu Selçuklular, Dandanakan’da (Merv yakınlarında) Gaznelileri ağır bir bozguna uğratmışlardır (1040). Daha sonra Selçuklular Abbasi halifelerine bağlılıklarını bildirmişlerdir. Bunun yanı sıra diğer devletlere fetihnameler göndermişlerdir. Bunların ardından Tuğrul Bey, Gazneliler devletini uzaklaştırmış oldukları Horasan’ın şehirlerinden biri olan Nişabur’da sultan unvanı alarak yeni devletin ilk hükümdarı olmuştur. Dandanakan Zaferi, Selçukluların Harezm ve Horasan’daki varlığını kesinleştirmiştir.
Selçukluların Horasan ve Maveraünnehir’deki yayılmaları, Gazneliler ve Karahanlılar aleyhine cereyan etmiştir. Bu sebeple söz konusu iki devlet zaman zaman Selçuklu karşıtı ittifak kurmuştur.
Büyük Selçuklu Devleti’nde Tuğrul Bey Dönemi
Tuğrul Bey devletin kurucusudur. Tahta çıktıktan sonraki ilk işi, Selçuklu hâkimiyetini sağlamak ve ardından eski Türk devlet geleneğine göre devleti teşkilatlandırmak olmuştur. (1040-1063)
Savaş sonucu yapılan antlaşmaya göre Bizans, Emeviler Dönemi’nde İstanbul’da yapılan caminin tamir edilmesini ve bu camide hutbenin Abbasi halifesi adına okunmasını kabul etmiştir. Bu maddeler, Tuğrul Bey’in İslam dünyasının meselelerine sahip çıktığını gösterir. Aynı zamanda onun İslam dünyasındaki etkinliği artmıştır.
Tuğrul Bey komutasında 1054 – 1055’te Anadolu’ya bir sefer daha yapılmış, Azerbaycan yolu ile Doğu Anadolu’ya geçen Tuğrul Bey, Malazgirt’e kadar ilerlemiştir. Bu dönemde Abbasi devleti halifesi, Şii Büveyhoğullarının baskısı altında bulunuyordu. Halife bu durumun giderilmesi için Tuğrul Bey’i resmen Bağdat’a davet etmiş, Tuğrul Bey de huzuru sağlamak ve İslam uygarlığının hâkimiyetini ele geçirmek için Doğu Anadolu seferinden sonra Bağdat’a hareket etmiştir. Bağdat’tan Büveyhoğullarım uzaklaştıran (1055) Tuğrul Bey İslam medeniyetinde büyük bir şöhret kazanmış ve liderlik konumuna geçmiştir. Zira Abbasi halifesi ona, doğunun ve batının hükümdarı unvanını vermiştir. Böylece İslam dünyasındaki siyasi güç Türklere geçmiştir.
Tuğrul Bey devletin merkezi Rey’de hayatını kaybetti (1063). Kurmuş olduğu devlet sağlam temellere oturmuş ve kısa sürede geniş topraklara yayılmıştır. Tuğrul Bey’in türbesi Rey şehrindedir.
Nesa Savaşı
Selçuklularla Gazneliler arasında yapılan bu ilk savaşı Selçuklular kazanarak (1035) Nesa, Ferave ve Dihistan gibi Gaznelilere ait yerler alınmıştır.
Serahs Savaşı
Savaşı kazanan Selçuklular Horasan’ın önemli bir şehri olan Nişabur’u almıştır. (1038) Tuğrul Bey adına okutulan hutbe ile Selçuklular bağımsızlıklarını ilan etmişlerdir.
Dandanakan Savaşı
Gaznelilere karşı yapılan bu son büyük savaşı kazanan Selçuklular devletlerini resmen kurmuşlardır. Dandanakan Savaşı (1040) ile İran ve Horasan toprakları Selçukluların eline geçerken Gazneli Devleti yıkılma sürecine girmiştir.
Bağdat Seferleri
Şii Fatımi ve Büveyhoğulları’na karşı Abbasi halifesini korumak amacıyla iki büyük sefer düzenlenmiştir. İkinci Bağdat Seferi sonunda Abbasi Halifesi Kâim bi-Emrillah Tuğrul Bey’e iki taç giydirip kılıçlar kuşatarak onu Doğu’nun ve Batı’nın hükümdarı anlamında Melikü’l-meşrik ve’l-mağrib ilan etmiştir. Halife, Tuğrul Bey’i resmî bir fermanla İslam âleminin liderliğine yükseltmiştir. Bağdat Seferi’nden sonra Abbasi halifeleri sadece dinî yetkilerini kullanabilen sembolik birer görevliye dönüşmüştür. Selçuklu hükümdarları ise yeryüzünün dünyevi hâkimi konumuna gelerek Sultan-ı İslam unvanını kullanmaya başlamışlardır.
Pasinler Savaşı
18 Eylül 1048’de Pasinler Ovası’nda Bizans ve Gürcü kuvvetlerine karşı yapılan savaşı Selçuklular kazanmıştır. Bizansla Selçuklular arasında yapılan bu ilk savaştan sonra Anadolu’ya yapılan akınlar hızlanmış ve Doğu Anadolu Bölgesi Selçuklu hâkimiyetine girmeye başlamıştır. Tuğrul Bey Dönemi’nde devletin merkezi Nişabur’du. Bir yıl sonra Rey şehri alınınca (1041) burası devletin merkezi yapılmıştır. Tuğrul Bey’e bağlı olan Selçuklu emirleri Azerbaycan ve Bizans’a karşı seferlere başlayınca Anadolu’ya doğru ilerleyen Selçuklu ordusu Hasankale’de Pasinler Savaşı’nda (1048) Bizans ve Gürcü ordularını mağlup etmiştir.
Not:Pasinler Savaşı Selçuklularla Bizans arasında yapılan ilk savaştır.
Büyük Selçuklu Devleti’nde Sultan Alp Arslan Dönemi
Bey’den sonra, kardeşi Çağrı Bey’in oğlu Alp Arslan Rey’de devlet tahtına çıkmış (1064-1072), Nizamülmülk’ü (Devletin düzeni) kendisine vezir tayin etmiştir. Alp Arslan ilk seferini Gürcistan (Kafkasya) ve Doğu Anadolu’ya yapmıştır (Şubat 1064). Bu seferinde Anadolu’da Ani ve Kars’ı fethetmiştir (16 Ağustos 1064). Kuzey Irak’ı ve Suriye’yi ele geçirmiştir.
1071 Malazgirt Zaferi’ne kadar yapılan Anadolu akınlarının iki amacı vardır: Anadolu’yu keşfetmek ve Bizans’ı yıpratmak. Bu amaçla yapılan ilk sefer, 1018 yılında Çağrı Bey’in Vaspuragan (Van) Seferi’dir. Tuğrul Bey zamanında yapılan Pasinler Savaşı da bu niteliktedir. Türkmenlerin Anadolu akınları, Alp Arslan zamanında da devam etmiştir. XI. asrın ortasında Ermeni Krallığı ortadan kaldırılmıştır.
Alp Arslan, Kirman melikliği yapan ve isyan eden kardeşi Kavurd ve Haşan Sabbah’ın Bâtınileri (Haşhaşîler) ile de mücadele etmiştir.
Alp Arslan zamanında Mısır’daki Şii Fatımi Devleti’nin kurduğu Darü’l-Hikme’ye karşı Nizamiye Medreseleri açılmıştır. Bu medreselerin sayısı Melikşah Dönemi’nde artmıştır.
45 yaşında vefat eden Alparslan, Merv’de toprağa verilmiştir.
Malazgirt Savaşı Zaferi
Büyük Selçuklu Devleti’nde Sultan Melikşah Dönemi
Melikşah, babasının vefatından hemen sonra Vezir Nizamümülk’ün desteği ile tahta çıkmış, kendisi için daha güvenli gördüğü İsfahan’ı devlet merkezi yapmıştır. Melikşah, babası Alp Arslan’ın başlattığı Anadolu akınlarını devam ettirmiştir. Kafkasya’nın fethi tamamlanmıştır. Ayrıca, Suriye ve Kudüs tarafına ordular göndermiştir. Bu sayede söz konusu topraklar Selçuklu vatanı olmuştur. Sultan Melikşah zamanında kutsal topraklar (Mekke-Medine) ve Yemen’e kadar olan bölgeler Büyük Selçuklu Devleti’nin kontrolüne girmiştir. Kutsal topraklarda Melikşah adına hutbe okunmaya başlanmıştır (1092).
Melikşah Dönemi’nde, Haşan Sabbah önderliğindeki Bâtıni Hareketi, Selçuklular aleyhine etkilidir. Nitekim Melikşah’ın ölümü henüz 38 yaşındayken Bâtıniler tarafından olmuştur.
Melikşah Dönemi Selçuklu Devleti’nin en parlak dönemidir. Kafkaslardan Yemen, Akdeniz, Orta Anadolu, Aral Gölü ve Kâşgar’a kadar olan bölgede hâkimiyeti sağlamış ve o zamanın en büyük devleti hâline gelmiştir. Karahanlılar ve Gazneliler Selçuklulara tabi olmuştur. Bununla beraber bu dönemde İran asıllı Nizamülmülk’ün etkisi ile devletteki İranlı bürokratların ve dolayısıyla İran kültürünün etkisi artmıştır. Bu durum Selçuklu Türkmenlerinin devletten uzaklaşmasına sebep olmuştur.
Melikşah’ın ölümünden sonra taht kavgalarının başlaması devletin zayıflamasına sebep olmuştur. Bunun sonucu olarak Selçuklu devletinden sonra yeni devletler ortaya çıkmıştır. Bu devletler; Irak Selçukluları, Suriye Selçukluları, Kirman Selçukluları ve Anadolu Selçuklularıdır.
Melikşah Dönemi Olayları ve Özellikleri
- Alp Arslan’ın ölümünden sonra başa geçen Melikşah isyan eden amcası Kavurd Bey’i etkisiz hale getirmiştir.
- Karahanlı ve Gazneli Devletleri’ni itaat altına alarak doğu sınırının güvenliğini sağlamıştır.
- Melikşah devletin temel politikasını tüm İslam dünyasını kontrol altına alma olarak belirlemiştir. Bu amaçla yapılan Suriye Seferi ile Fâtımileri baskı altına alan Melikşah sefer dönüşünde Selçukluların İslam dünyasındaki koruyuculuğunu göstermek üzere Bağdat’a giderek halifeyi ziyaret etmiştir. Burada halifenin emri ile Melikşah’a doğunun ve batının hükümdarlığını simgeleyen iki kılıç kuşatılmıştır.
- 1086 yılında düzenlenen Kafkasya Seferi ile bölgedeki Gürcü ve Ermeni krallıkları itaat altına alınmıştır.
- Sefer sırasında Doğu Anadolu’ya gönderdiği ordu Bitlis, Ahlat, Siirt, Hasankeyf, Silvan, Cizre ve Diyarbakır’ı almıştır.
- Sultan Melikşah Dönemi’nin önemli sorunlarından birisi de Bâtıni faaliyet merkezlerinin ortaya çıkmasıdır. Sultan Melikşah, Bâtınilere karşı mücadele etmesi için komutanlarını gönderse de 1092’de ölümüyle harekât durmuştur.
Büyük Selçukluların Duraklama Dönemi ve Dağılışı
Sultan Melikşah’ın ölümünden sonra taht kavgaları başlamış ve sultanın hanımı Terken Hatun (Türkan Hatun) Melikşah’tan sonra beş yaşındaki oğlu Mahmut’u sultan ilan etmek istemiştir. Bu saltanat kavgasında devlet hâzinesi tüketilmiş ve devlet ekonomik çöküş sürecine girmiştir.
Devlet adamlarının çoğu Şehzade Mahmut’un tahta çıkmasına karşı çıkmış ve onu yerine Berkyaruk sultan ilan edilmiştir. Bu Saltanat Fasılası’nda (Fetret Dönemi de denebilir) Sencer, Berkyaruk, Mehmet Tapar ve Mahmut arasında taht kavgası yaşanmıştır.
Büyük Selçuklular Devletinde Fetret Devri
Melikşah’ın ölümünden sonra oğulları Mahmut, Berkyaruk, Mehmet Tapar ve Sencer arasında 1118 yılına kadar sürecek taht kavgaları başladı. İç karışıklıkların yaşandığı Fetret Devri’nde ilk olarak Berkyaruk, taht mücadelesini kazanarak Büyük Selçuklu tahtına oturmuştur. Berkyaruk’un 1105’te ölümünden sonra da devletin başına Mehmet Tapar geçmiştir. Mehmet Tapar, içeride Bâtınilerle, dışarıda ise Anadolu ve Suriye’ye girmiş olan Haçlılarla mücadele ederek sarsılan devlet otoritesini yeniden kurmaya çalıştıysa da Büyük Selçuklu Devleti’ni eski gücüne kavuşturamamıştır.
1. Berkyaruk Dönemi (1094 -1104)
Melikşah zamanında ortaya çıkan Bâtınilerin çalışmaları bu dönemde daha da artmıştır. Ayrıca I. Haçlı Orduları (1096) Selçuklu Devleti topraklarından geçip Urfa ve Antakya’yı işgal etmişler, bu iki şehirde Haçlı devletleri kurmuşlardır (1098). Haçlılar bir yıl sonra da Kudüs Krallığı’nı kurduklarını ilan etmişlerdir (1099).
2. Muhammet Tapar Dönemi (1104 -1118)
Melikşah’ın oğlu olan Muhammed Tapar Berkyaruk’un ölümünden sonra tahta çıkmıştır (1104). Muhammed Tapar’ın siyasi hedeflerinden biri, Bâtıniliği ortadan kaldırmaktı. Bâtıniler, Şia’nın aşırı kolundan olup ilk defa 765 yılında yeraltı örgütü olarak ortaya çıkmışlardır. Haşhaşîler veya Ismailîler adı da verilen bu grup, Kur’an ayetlerinin gizli anlamı olduğunu ileri sürer ve bunlara farklı anlam verirlerdi. Muhammed Tapar, Bâtınilere karşı esaslı bir mücadele başlatmış fakat onun genç yaşta ölmesi, Bâtınileri ortadan kaldırmasına fırsat vermemiştir.
3, Sultan Sencer Dönemi (1119 -1157)
Sultan olunca devlet teşkilatında yeni düzenlemeler yapan Sencer, ülkeyi eski gücüne getirmek istemiştir. Ancak Selçuklu Devleti hiçbir zaman eski gücüne ulaşamamıştır. Batı Karahanlı Hükümdarı Sultan Mahmut (1132 – 1141) ile Karluklar arasında anlaşmazlık çıkınca Sultan Mahmut, Sultan Sencer’den yardım istemiştir. Karluklar da Moğol Karahıtaylardan yardım isteğinde bulunmuşlardır. Dolayısıyla iki ayrı cephe oluşmuştur.
Semerkant yakınlarında Katvan mevkisinde yapılan Katvan Savaşı’nda Selçuklu ordusu tamamen dağılmıştır. Bütün Maveraünnehir, Karahıtaylılar tarafından işgale uğramış, Ceyhun’a kadar olan bölge Selçukluların elinden çıkmıştır (1141). Karahıtayların Katvan’dan sonra Maveraünnehir’i işgali, buradaki Oğuzların batıya göçlerine yol açmıştır. Oğuzlar Horasan’a geldiklerinde vergi meselesinden Selçuklu Devleti’ne karşı isyan etmişlerdir, isyanı bastıramayan Sencer, Oğuzlara esir düşmüş ve 1157 yılında vefat etmiştir. Tarihin en büyük devletlerinden biri olan Selçuklu Devleti 71 yaşında ölen Sencer’le birlikte tarihe karışmıştır.
Sultan Sencer Dönemi Özellikleri
- Mehmet Tapar’ın ölümünden sora tahta çıkan Sultan Sencer, Selçuklu Devleti’ni yeniden düzenleyerek “Sultan-ı Azam” unvanını almıştır.
- Karahitaylılarla yapılan Katvan Savaşı’nın kaybedilmesi ile Maveraünnehir bölgesi elden çıkmıştır. Bu savaştan sonra Selçuklu ülkesi Müslüman olmayan Türk ve Moğol saldırıları ile sarsılmıştır.
- Oğuzlarla yaşanan vergi anlaşmazlığı sebebiyle Belh’te (1153) meydana gelen savaşı Sencer kaybederek Oğuzlara esir düşmüştür.
- 1156’da esaretten kurtulan Sencer’in 1157 yılında ölmesiyle Büyük Selçuklu İmparatorluğu tarih sahnesinden çekilmiştir.
Büyük Selçuklu Devleti’nin yıkılma sebepleri nelerdir
- Devletin sınırlarının çok genişlemesi sebebiyle merkezî otoritenin tam olarak sağlanamaması
- Melikler (hanedan üyesi erkekler) arasında taht kavgalarının yaşanması “Ülke hanedanın ortak malıdır” anlayışı
- Meliklerin eğitmeni konumunda bulunan atabeylerin merkezle olan bağı gevşeterek bağımsız hareket etmeleri
- Devlet yönetim kademelerinde kanlılara çok yer verilmesinden dolayı Türkmenlerin küstürülmesi (Oğuz isyanları)
- Bâtıni Hareketi’nin, başta sultan ve devlet yöneticilerine suikastlar düzenlemek üzere devlet aleyhinde sürekli olarak faaliyette olmaları
- Abbasi halifelerinin eski güçlerine kavuşmak için gizlice Büyük Selçuklular zararına çalışmaları
- Haçlı Seferlerinin meydana getirdiği sarsıntı
- Katvan Savaşı’nın kaybedilmesi
Büyük Selçuklu Devletinin Özellikleri Nelerdir
- Karahanlılar Dönemi’nde oluşmaya başlayan Türk-İslam kültürü Selçuklular Dönemi’nde tamamlanmıştır.
- Anadolu’nun fethedilmesinde ve Türkleşmesinde büyük pay sahibidirler.
- Halifeye ve İslam dünyasına yönelik saldırılara karşı koyarak İslam dünyasının lideri konumuna gelmişlerdir.
- İslam kültürünün gelişmesine katkıları olmuştur.
- Nizamiye medreselerinde önemli bilimsel ve kültürel çalışmalar yapılmıştır
Büyük Selçuklu Devleti Sonrası Selçuklular
Selçuklularda ülke toprakları hanedanın erkek üyeleri arasında paylaştırılırdı. Onlar da kendilerine bırakılan bölgeleri melik unvanıyla yönetirlerdi. Merkezî otoritenin zayıflaması ve en sonunda Büyük Selçuklu Devleti’nin yıkılışıyla birlikte melikler hüküm sürdükleri topraklarda ayrı birer devlet hâline gelmişlerdi.
1. Irak ve Horasan Selçukluları (1119 -1194)
Melikşah’ın ölümünden sonra yaşanan taht kavgaları sırasında başkent Merv olmak üzere kurulmuştur. Harzemşahlar bu devlete son vermiştir.
2. Kirman Selçukluları (1048-1187)
Dandanakan Savaşı’ndan sonra Alp Arslan’ın ağabeyi Kavurd Bey’e Kirman’ın (İran’ın güneydoğusunda) yönetimi verildi ve bu devlet ortaya çıktı. Oğuz istilası sonucu yıkılmıştır.
3.Suriye Selçuklu Devleti (1069-1118)
Selçukluların Suriye’yi fethetmesinden sonra bu devlet ortaya çıktı. Mısır’daki Fatimiler aleyhine büyüdü. Haçlılarla mücadele ettiler.
Büyük Selçuklu topraklarında görülen bazı atabeylikler şunlardır:
Büyük Selçuklu Devleti’nde hükümdar çocukları yönetim işlerini öğrenmeleri için, atabey denilen deneyimli devlet adamlarının rehberliğinde çeşitli illere vali olarak görevlendirilmişlerdir. Atabeyler Selçuklu merkezî otoritesinin zayıflamasıyla birlikte bulundukları yerlerde bağımsız birer hükümdar gibi hareket edip ve kendi devletlerini kurmuşlardır. Selçuklu atabeyleri tarafından kurulan başlıca siyasi yapılar şunlardır:
İl-Denizliler (Azerbaycan Atabeyliği) (1146 -1225):
Kuzey ve Güney Azerbaycan’da kurulmuştur. Merkezi Tebriz’dir. Harzemşahlar tarafından ortadan kaldırıldılar.
Böriler (Şam Atabeyliği) (1128-1154):
Şam ve çevresinde kurulmuştur. Şii İsmaililer ve Haçlılarla mücadele ettiler. Zengîler tarafından yıkıldılar.
Zengîler (1127-1259):
Haçlılarla mücadele ettiler. Mısır’daki Fatimi varlığına son verdiler (1171).
Salgurlular (Fars Atabeyliği) (1147-1284):
Güney İran’da başkent Şiraz olmak üzere kurulmuştur. Moğol İlhanlılar son vermiştir.
Beg-Teginliler (Erbil Atabeyleri)(1146-1232):
Erbil ve çevresinde kurulmuştur. Harran da bu atabeyliğe başkentlik yapmıştır. Toprakları Abbasi Devleti’ne geçmiştir.
Büyük Selçuklu Devleti Hakkında Geniş Detaylı Kısaca Özet Bilgi PDF indir